Sunan Abu Dawud
...
(11) Kitāb: The Rites of Hajj (Kitab Al-Manasik Wa'l-Hajj)
(11) ...
Abdurrahman b.Ya'mur ed-Deyl(em)î'den; demiştir ki: Nebi (S.A.V.) Arafat'ta iken yanına varmıştım. Necid halkından da bazı kimseler ^Yahut bir grup- geldiler. (İçlerinden) birine (Hz. Nebi'e hacla ilgili sorular sormasını) emrettiler. (O da) Resûlullah (S.A.V.)'e, (Arafat'ta vakfeye yetişemeyen kimsenin) hacc(ı) nasıldır? diye sordu. Resûlullah (S.A.V.) de birisine emretti. (O adam da aldığı emre uyarak) "Hac, hac, Arafe günü (vakfe yapmak) demektir, kim Müzdelife gecesi sabah olmadan (Arafat'a) gelirse haccı tamdır. Minâ günleri üçtür, kim acele eder de iki gün de (Mekke'ye dönerse) ona bir günah yoktur. (Minâ'da) geciken de günahkâr olmaz" diye yüksek sesle bağırdı. Sonra (o bağıran adamın) arkasından bir başka adam gönderdi. O da aynı şeyleri yüksek sesle ilân etmeye başladı. Tirmizî, hac, tefsir sure; İbn Mace, menâsik; Nesai, menâsik, Ahmed b. Hanbel IV, 309-310, 335; Beyhakî, es-Sünenu'l-kübrâ, V, 116; Hâkim, el-Müstedrek, I, 464; İbn Hıbbân, Sahih, VI, 76. Ebû Dâvûd dedi ki: Bu hadisi Mihrân da Süfyân'dan (hac kelimesini) -iki-defa tekrarlayarak- "Hac, hac (Arafat'ta durmaktır)" dedi, (şeklinde) rivayet etti. Yahya b. Safd el-Kattân ise Süfyân 'dan (hac kelimesini) bir kerre (söyleyerek) "hac (Arafat'ta durmaktır) ded”, (şeklinde rivayet etti)
Referans | : | 11 1949 |