Sunan Abu Dawud

...

(9) Kitāb: Zakat (Kitab Al-Zakat)

(9) ...

Meysere, Ebû Salih'ten, O'da Süveyd b. Gâfele'den rivayet ettiğine göre, Süveyd (ya) "ben gittim" dedi ya da şöyle söyledi: "Bana Peygamber (s.a.v.)'in zekât memuruyla giden bir kişi haber verdi. Resûlullah (s.a.v.)'in (zekât) mektubunda şu vardı. "Süt emen (veya sütlü) hayvanı alma, ayrı olan (mallar)ı bir araya toplama, toplu olanı da birbirinden ayırma" Davar, subaşına geldiği zaman zekât memuru da gelir ve (sahiplerine): "Mallarınızın zekâtlarını ödeyin" derdi. (Süveyd veya zekât memuruyla giden kişi söze devam ederek) dedi ki: "Onlardan biri Kevmâ' olan bir dişi deveyi vermek istedi. Hilâl b. Habbâb (Meysere'ye) dedi ki: Ey Ebâ Salih! Kevmâ nedir? dedim. O'da. Hörgücü büyük olan (deve)dir, dedi. Zekât memuru onu kabul etmedi. Mal sahibi: Develerimin iyisini almanı arzuluyorum, dedi. Zekât memuru onu da kabul etmedi. Mal sahibi (değerce) ondan düşük olan bir diğer deveyi onun için yularladı (ve öne sürdü), onu da kabul etmedi. Sonra (değerce) ondan daha düşük olan bir diğerini yularladı da onu kabul etti ve şöyle dedi: Ben bunu alıyorum. Ama yine de Resûlullah (s.a.v.)'in, "Gittin de adamın en iyi devesini aldın" deyip bana kızmasından korkarım. Nesâî, zekât, Ahmed b. Hanbel, IV-315; Ebu Davud dedi ki: Bunun benzerini Huşeym, Hilal b. Hab-bâb'tan rivayet etmiştir. Ancak şu var ki ("ayırma" kelimesi yeri­ne) "ayırmasın" demiştir

...
Referans:9 1579