Sahih-i Buhari
...
(15) Kitāb: Yağmur Duası (Istiskaa)
(15) ...
- Bāb: ...
- باب ...
Abbad bin Temîm'in naklettiğine göre amcası şöyle demiştir: "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem yağmur duası namazı için çıktı ve omuzuna aldığı ridasını ters çevirdi
- Bāb: ...
- باب ...
Ebu Hureyre (r.a.) şöyle demiştir: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem başını kaldırınca şöyle derdi: Allah'ım, Ayyaş ibn Ebu Rebîa'yı kurtar, Allah'ım, Seleme İbn Hişam'ı kurtar. Allah'ım, Velîd İbnü'l-Velîd'i kurtar. Allah'ım, kafirlerin zulmü altında ezilen, kurtulmaya çare bulamayan diğer bütün müminleri (müstaz'af) kurtar. Allah'ım, Mudar kabilesini ezip iyice perişan et, onları yerle bir eyle; onların içinde bulundukları bu yılları Yusuf zamanındaki kıtlık yıllarına çevir. Allah'ım Ğifar oğullarını mağfiret eyle, Eslem oğullarını da selamet'e erdir." İbn Ebi'z-Zinad babasının şöyle dediğini nakletmiştir: "Bunların tamamı sabah namazında olmuştur
- Bāb: ...
- باب ...
Abdullah İbn Mesud (r.a.)'ın şöyle dediği nakledilmiştir: "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem hicretten önce Mekke'li müşriklerin İslam davetini kabul etmeyip yüz çevirdiklerini görünce, 'Allah'ım onlara Yusuf döneminde yedi yıl süren kıtlık seneleri gibi kıtlık yılları musallat et' diye beddua etti. Bunun üzerine Mekkelİ müşriklerin başına öyle bir kıtlık yılı geldi ki, her şeyi kuruttu ve bitki namına bir şey kalmadı. Hatta bu yüzden hayvan derilerini, ölmüş hayvanları ve kokuşmuş leşleri yemek zorunda kaldılar. Onlardan biri gökyüzüne baktığında açlıktan gözlerinin önü karardığı için gökyüzünü dumanlı bir şekilde görürdü. Bu sıkıntılı anlarda Ebu Süfyan Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in yanına gelerek; "Ey Muhammed, sen Allah'a itaat etmeyi ve akrabalık ilişkilerini sağlam tutmayı emrediyorsun, fakat şu kavminin haline bir baksana, neredeyse yok olup gidecekler... Onlar için Allah'a dua et!" dedi. Allah şöyle buyurmuştur: "Şimdi sen, göğün insanları bürüyecek açık bir duman çıkaracağı günü gözetle. Bu, elem verici bir azaptır, işte o zaman insanlar' Rabbimiz! Bizden azabı kaldır. Doğrusu biz artık inanıyoruz derler. Nerede onlarda öğüt almak! Oysa kendilerine gerçeği açıklayan bir elçi gelmişti. Sonra ondan yüz çevirdiler ve 'Bu kendisine bir takım bilgiler öğretilmiş bir deli, dediler. Biz azabı birazcık kaldıracağız, ama siz yine eski halinize döneceksiniz. Fakat biz (onları) büyük bir şiddetle yakalayacağımız gün, kesinlikle intikamımızı alırız. [Duhan, 10-16] Bu ayette geçen "şiddetle yakalayacağımız gün" ifadesi Bedir savaşını anlatmaktadır. Buna göre duman (dühan), yakalama (batşe), kaçınılmaz ceza / azap (lizam) ve İranlıların Bizanslılar tarafından mağlup edileceğine dair Kur'an'ın verdiği haber meydana gelmiş demektir. Tekrar:
- Bāb: ...
- باب ...
Abdullah İbn Dînar babasının şöyle dediğini nakletmiştir: "Abdullah İbn Ömer (r.a.)'in Ebu Talib'e ait şu şiiri sık sık okuduğunu duydum: "Yüzü suyu hürmetine bulutlardan yağmur inmesi İstenen böyle cömert bir insan hiç terk edilir mi!? Bu zat, yetimlerin sığınağı, dayanağı ve yardımcısı, dulların koruyucusudur
- Bāb: ...
- باب ...
Enes İbn Malik (r.a.)'den nakledilmiştir: "Ömer (r.a.) kıtlık dönemlerinde insanlar sıkıntıya düştüğü zaman Abbas İbn Abdülmuttalib ile tevessül ederek Allah'a yalvarır ve yağmur duasına çıkardı. O dua ederksn şöyle derdi: "Allah'ım, biz önceden Nebi Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem ile tevessül ederek / onu aracı kılarak senden yağmur isterdik. Şimdi de Nebi Efendimizin amcası ile sana tevessül ediyoruz. Ne olur bize yağmur lütfet!" İşte bu dua hürmetine insanlara yağmur lütfedilirdi. Tekrar:
- Bāb: ...
- باب ...
Abdullah İbn Zeyd'den nakledilmiştir: "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem yağmur duası etti ve omuzuna attığı ridasmı çevirdi
- Bāb: ...
- باب ...
Abdullah İbn Zeyd'den nakledildiğine göre Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem musallaya çıkıp yağmur duası etti ve daha sonra kıbleye yönelip omuzuna attığı ridasını çevirdi ve iki rekat namaz kıldı
- Bāb: ...
- باب ...
Enes İbn Malik (r.a.) şöyle demiştir: "Resul-i Ekrem Sallallahu Aleyhi ve Sellem bir Cuma günü minber üzerinde ayakta hutbe okurken bir bedevî minberin karşısındaki kapıdan mescide girdi ve sonra Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e doğru yönelip ayakta durarak şöyle seslendi: "Ey Allah'ın Resulü, hayvanlar helak oldu, yollarımız kesildi perişan bir haldeyiz... Allah'a dua et de yağmur yağdırıp bizi bu sıkıntılardan kurtarsın." Bunun üzerine Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem ellerini kaldırdı ve üç defa: (Allah'ım bize yağmur gönder)" dedi. Allah'a yemin ederim ki, o sırada gökyüzünde tek bir bulut bile görünmüyordu, bulut namına hiçbir şey yoktu. Hatta Sel' dağı ile aramızda bulutları görmemize engel olacak ne bir ev ne de bir yapı vardı. Bir süre sonra Sel' dağının ardından daire şeklinde bir bulut yükseldi. Bu bulut gökyüzünün tam ortasına gelince dağıldı ve sonra her taraf'a yayıldı. Sonra da yağmur yağmaya başladı. Vallahi bir hafta boyunca güneş yüzü görmedik. Bir sonraki Cuma yine Resul-i Ekrem Sallallahu Aleyhi ve Sellem ayakta hutbe okurken aynı kapıdan birisi girip Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in karşısında durdu ve şöyle dedi: "Ey Allah'ın Resulü, mallarımız helak oldu, yollarımız kesildi. Allah'a dua et de yağmurlar kesilsin!" Bunun üzerine Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem ellerini kaldırıp şöyle dua etti: "Allah'ım, çevremize yağdır, üzerimize değil! Allah'ım, çevremizdeki dağlara, tepelere, vadilere ve bitkilerin - ağaçların yetiştiği yerlere yağdır!" Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem bu şekilde dua edince yağmur kesildi ve biz mescid'den çıkıp güneşin altında yürüdük." Hadisin ravilerinden Şerîk Enes İbn Malik'e "Yağmurun kesilmesi için Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den dua isteyen ile yağması için dua isteyen aynı kişi miydi?" diye sormuş ve Enes ona: "Bilmiyorum" diye cevap vermiştir
- Bāb: ...
- باب ...
Enes İbn Malik (radiyallahu anh) şöyle demiştir: "Resul-i Ekrem Sallallahu Aleyhi ve Sellem bir Cuma günü ayakta hutbe okurken bir bedevi genelde muhakemeleşmek ve sorunları çözmek için ashabın Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e gelirken girdikleri Kada' kapısı adı verilen kapı'dan mescid'e girdi ve sonra Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e doğru yönelip ayakta durarak şöyle seslendi: "Ey Allah'ın Resulü, mallar helak oldu, yollarımız kesildi perişan bir haldeyiz... Allah'a dua et de yağmur yağdırıp bizi bu sıkıntılardan kurtarsın!" Bunun üzerine Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem ellerini kaldırdı ve üç defa: (Allah'ım bize yağmur gönder, Allah'ım bize yağmur gönder, Allah'ım bize yağmur gönder)" dedi. Allah'a yemin ederim ki, o sırada gökyüzünde tek bir bulut bile görünmüyordu, bulut namına hiçbir şey yoktu. Hatta Sel' dağı ile aramızda bulutları görmemize engel olacak ne bir ev ne de bir yapı vardı. Bir süre sonra Sel' dağının ardından daire şeklinde bir bulut yükseldi. Bu bulut gökyüzünün tam ortasına gelince dağıldı ve her tarafa yayıldı. Sonra da yağmur yağmaya başladı. Vallahi bir hafta boyunca güneş yüzü görmedik. Bir sonraki Cuma yine Resul-i Ekrem Sallallahu Aleyhi ve Sellem ayakta hutbe okurken aynı kapıdan birisi girip Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in karşısında ayakta durdu ve şöyle dedi: "Ey Allah'ın Resulü, mallarımız helak oldu, yollarımız kesildi. Allah'a dua et de yağmurlar kesilsin!" Bunun üzerine Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem ellerini kaldırıp şöyle dua etti: "Allah'ım, çevremize yağdır, üzerimize değil! Allah'ım, çevremizdeki dağlara, tepelere, vadi içlerine ve bitkilerin - ağaçların yetiştiği yerlere yağdır!" Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem bu şekilde dua edince yağmur kesildi ve biz mescitten çıkıp güneşin altında yürüdük." Hadisin ravilerinden Şerîk, Enes İbn Malik'e, yağmurun kesilmesi için Resu-lullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den dua isteyen ile yağması için dua isteyen aynı kişimiydi, diye sormuş ve Enes ona: "Bilmiyorum" diye cevap vermiştir
- Bāb: ...
- باب ...
Enes İbn Malik (r.a.)'in şöyle dediği nakledilmiştir: "Resul-i Ekrem Sallallahu Aleyhi ve Sellem bir Cuma günü hutbe okurken içeriye bir adam girdi ve: "Ey Allah'ın Resulü yağmurlar artık yağmaz oldu, kuraklık içindeyiz. Allah'a bize yağmur yağdırması için dua etseniz!" dedi. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem dua etti ve yağmur yağmaya başladı. Yağmur o kadar şiddetli yağıyordu ki neredeyse evlerimize gidemeyecektik. Bu yağmur bir hafta boyunca devam etti. Sonra bu şahıs - veya başka birisi - kalkıp şöyle dedi: "Ey Allah'ın Resulü, Allah'a dua et de artık bu yağmurları bizden uzaklaştırsın!" Bunun üzerine Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem: "Allah'ım, çevremize yağdır, üzerimize değil!" diye dua etti. Bu duanın ardından gökyüzündeki bulutların parçalanıp sağ'a sol'a dağıldığını gördüm. Yağmur yine yağmaya devam ediyordu, fakat Medine'lilerin üzerine değil. باب: من اكتفى بصلاة الجمعة في الاستسقاء. 9. Yağmur Duasında Sadece Cuma Namazı İle Yetinmek
- Bāb: ...
- باب ...
Enes İbn Malik (r.a.)'in şöyle dediği nakledilmiştir: "Birisi Resul-i Ekrem Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e gelip: "Hayvanlarımız helak oldu, yollarımız kesildi" dedi. Bunun üzerine Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem dua etti ve bir hafta boyunca bir Cuma'dan diğer Cuma'ya kadar yağmur yağdı. Sonra adam tekrar geldi ve: "Evler yıkıldı, yollar kesildi ve hayvanlar helak oldu. Allah'a dua etseniz de yağmurlar kesilse!" dedi. Bu talep üzerine Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem: "Allah'ım, çevremizdeki dağlara, tepelere, vadi içlerine ve bitkilerin ağaçların yetiştiği yerlere yağdır!" diye dua etti. Bu duanın ardından Medine'nin gökyüzü tıpkı bir elbisenin açılması gibi açıldı, bulutlar dağıldı. باب: الدعاءإذا انقطعت السبل من كثرة المطر. 10. Şiddetli Yağışlarda Yollar Kesilince Dua Etmek
- Bāb: ...
- باب ...
Enes İbn Malik (r.a.)'in şöyle dediği nakledilmiştir: "Birisi Resul-i Ekrem Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e gelip: "Ey Allah'ın Resulü, hayvanlarımız helak oldu, yollarımız kesildi. Allah'a dua etseniz!'' dedi. Bunun üzerine Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem dua etti ve bir hafta boyunca bir Cuma'dan diğer Cuma'ya kadar yağmur yağdı. Sonra adam tekrar geldi ve: "Ey Allah'ın Resulü, evler yıkıldı, yollar kesildi ve hayvanlar helak oldu." dedi. Bu talep üzerine Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem: "Allah'ım, çevremizdeki dağların zirvelerine, tepelere, vadi içlerine ve bitkilerin -ağaçların yetiştiği yerlere yağdır!" diye dua etti. Bu dua'nın ardından gökyüzü tıpkı bir elbisenin açılması gibi açıldı ve Medine'nin üzerindeki bulutlar dağıldı
- Bāb: ...
- باب ...
Enes İbn Malik (r.a.)'den nakledilmiştir: "Adamın birisi gelip Resul-i Ekrem Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e dert yanarak mallarının helak olduğunu, çoluk çocuğun perişan bir halde sıkıntı çektiklerini anlattı. Bunun üzerine Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem Allah'a dua edip yağmur yağdırmasını istedi." Bu rivayeti Enes'ten nakleden ravi veya ondan sonraki ravilerden biri şöyle demiştir: "Enes, Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in bu sırada ridasını çevirdiğinden ve kıbleye yöneldiğinden hiç bahsetmedi." باب: إذا استشفعوا إلى الإمام ليستسقي لهم لم يردهم. 12. İmam Halk'ın Yağmur Duası Taleplerini Geri Çevirmemelidir
- Bāb: ...
- باب ...
Enes İbn Malik (r.a.)'in şöyle dediği nakledilmiştir: "Birisi Resul-i Ekrem Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e gelip: "Ey Allah'ın Resulü, hayvanlarımız helak oldu, yollarımız kesildi. Allah'a dua etseniz!" dedi. Bunun üzerine Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem dua etti ve bir hafta boyunca bir Cuma'dan diğer Cuma'ya kadar yağmur yağdı. Sonra adam tekrar geldi ve: "Ey Allah'ın Resulü, evler yıkıldı, yollar kesildi ve hayvanlar helak oldu!" dedi. Bu talep üzerine Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem: "Allah'ım, çevremizdeki dağların yamaçlarına, tepelere, vadi içlerine ve bitkilerin - ağaçların yetiştiği yerlere yağdır!" diye dua etti. Bu dua'nın ardından gökyüzü tıpkı bir elbisenin açılması gibi açıldı ve Medine'nin üzerindeki bulutlar dağıldı
- Bāb: ...
- باب ...
Abdullah İbn Mes'ud'un şöyle dediği nakledilmiştir: "Kureyş müşrikleri İslam'a girmekte gevşek davranıp iş'i ağırdan almış ve geç kalmışlardı. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem onlara beddua etti ve bir kuraklık yılı başladı. Kureyş'liler bu kuraklık yılında neredeyse yok oluyordu, hiçbir şey bulamadıkları için leş ve kemik yemeye başlamışlardı. Bunun üzerine Ebu Süfyan (Bedİr savaşından önce Medine'ye gelerek} Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e: "Sen geldin ve bize akrabalık ilişkilerini iyi tutmamızı emrettin. Halbuki işte kavminin hali, helak oldular. Haydi artık Allah'a dua et!" dedi. Bunun üzerine Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem: "Şimdi sen, göğün insanları bürüyecek açık bir duman çıkaracağı günü gözetle [Duhan, 10] ayetini okudu. Fakat onlar yine küfürlerinde ısrar ettiler, inkarcılıklarını devam ettirdiler. (Bu ayetin devamında zikredilen ve) "Büyük bir şiddetle yakalayacağımız gün" diye ifade edilen gün Bedir savaşının yaşandığı gündür." Esbat'ın Mansur'dan naklettiği rivayette Mansur şöyle bir ek bilgi nakletmiştir: "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem dua etti ve bunun üzerine Allah Kureyş'lilere yağmur lütfetti. Hatta yağmur bir hafta boyunca hiç kesilmeden yağdı. Bunun üzerine halk yağmurun çok yağmasından şikayet etmeye başladılar. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem de: "Allah'ım, çevremize yağdır, üzerimize değil!" diye dua etti. O'nun duasının ardından gökyüzündeki bulutlar kayboldu ve çevredeki insanların üzerine yağmur yağmaya başladı
- Bāb: ...
- باب ...
Enes İbn Malik (r.a.)'in şöyle dediği nakledilmiştir: "Resul-i Ekrem Sallallahu Aleyhi ve Sellem bir Cuma günü hutbe okurken cemaatten birileri ayağa kalkıp: "Ey Allah'ın Resulü yağmurlar artık yağmaz oldu, kuraklık içindeyiz; ağaçlar kurudu, hayvanlar helak oldu. Bize yağmur yağdırması için Allah'a dua etseniz!" diye seslendiler. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem bunun üzerine iki defa: "Allah'ım bize yağmur gönder! Allah'ım bize yağmur gönder!" diye dua etti. Allah'a yemin ederim ki gökyüzünde bulut namına hiçbir şey göremiyorduk. Fakat Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in duasından sonra bir bulut çıktı ve yağmur yağmaya başladı. Resul-i Ekrem Sallallahu Aleyhi ve Sellem de minberden indi. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem minberden indikten sonra diğer Cuma'ya kadar yağmur hiç kesilmeden devam etti. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem bir sonraki Cuma hutbesini okurken cemaatten birileri ayağa kalkıp yine bağırmaya başladılar: "Evler yıkıldı, yollar kesildi. Allah'a dua etseniz de artık bu yağmurları bizden uzaklaştırsa!" Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) tebessüm etti ve sonra: "Allah'ım, çevremize yağdır, üzerimize değil!" diye dua etti. Bu duanın ardından Medine semalarındaki bulutlar açıldı ve yağmur çevredeki yerlere yağmaya başladı. Artık Medine'ye tek bir damla yağmur bile düşmüyordu. Medine adeta bir taç gibiydi
- Bāb: ...
- باب ...
Ebu İshak'tan nakledilmiştir: "Bir gün Abdullah İbn Yezîd musallaya çıkıp yağmur duası etti. Beraberinde Bera İbn Azib ile Zeyd İbn Erkam da vardı. Dua sırasında ayakta duruyordu, fakat minbere çıkmamıştı. Ardından Allah'tan mağfiret / bağışlanma diledi (istiğfar) ve daha sonra iki rekat namaz kıldı. Namazda açıktan okumuştu, fakat ezan okunmadığı gibi kamet de getirilmemişti. Abdullah İbn Yezîd Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'i yağmur duasında görmüş bir sahabîdir
- Bāb: ...
- باب ...
Abbad İbn Temîm bir sahabî olan amcasının şunları anlattığını nakletmiştir: "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem bir grup cemaatle birlikte musallaya çıkıp onlar için yağmur duası etti. Dua sırasında ayakta durdu. Ardından kıbleye yönelip omuzuna almış olduğu ridasını çevirdi. Duanın hemen ardından yağmur yağmaya başladı
- Bāb: ...
- باب ...
Abbad İbn Temîm amcasının şunları anlattığını nakletmîştir: "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem yağmur duası etmek üzere musallaya çıktı. Bu sırada kıbleye doğru yöneldi ve omuzuna almış olduğu ridasını çevirdi. Daha sonra da kıraatin açıktan olduğu iki rekatlık bir namaz kıldı
- Bāb: ...
- باب ...
Abbad İbn Temîm amcasının şunları anlattığını nakletmiştir: "Ben Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in yağmur duası etmek üzere musallaya çıktığını gördüm. Cemaate sırtını dönüp kıbleye doğru yöneldi ve dua etti. Daha sonra omuzuna almış olduğu ridasını çevirdi ve ardından da kıraatin açıktan olduğu iki rekatlık bir namaz kıldı." باب: صلاة الاستسقاء ركعتين. 18. Yağmur Duası Namazı İki Rekattır
- Bāb: ...
- باب ...
Abbad İbn Temîm amcasının şunları anlattığını nakletmiştir: "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem yağmur duası edip iki rekat namaz kıldırdı ve omuzuna almış olduğu ridasını çevirdi." باب: الاستسقاء في المصلى. 19. Yağmur Duası Namazı İçin Musallaya Çıkmak
- Bāb: ...
- باب ...
Abbad İbn Temîm amcasının şunları anlattığını nakletmiştir: "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem yağmur duası etmek üzere musallaya çıktı ve kıbleye doğru yönelip iki rekatlık bir namaz kıldı ve omuzuna almış olduğu ridasını çevirdi." Süfyan şöyle demiştir: "Mesudî, Ebu Bekir İbn Muhammed'in şöyle dediğini bana haber verdi: "Sağ tarafını sol tarafa geçirdi
- Bāb: ...
- باب ...
Abbad İbn Temîm, ensardan Abdullah İbn Zeyd'in kendisine şu haberi verdiğini nakleder: "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem namaz kıldırmak üzere musallaya çıktı. Dua ederken - veya dua etmek isteyince - kıbleye yöneldi ve omuzuna attığı ridasını çevirdi." Ebu Abdullah şöyle demiştir: "Bu İbn Zeyd el-Mazinî'dir. Halbuki daha önceki rivayette adı geçen ravi Kufe'li olup adı İbn Yezîd'dir
- Bāb: ...
- باب ...
Enes İbn Malik (r.a.)'in şöyle dediği nakledilmiştir: "Bir bedevi bir Cuma günü Resul-i Ekrem (Sallallahu aleyhi ve Sellem)’e gelip: "Hayvanlarımız helak oldu, ailemiz, çoluk çocuğumuz perişan bir halde, insanlar mahvoldu" dedi. Bunun üzerine Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem ellerini kaldırıp dua etti. Orada bulunan cemaat de Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem ile birlikte ellerini kaldırıp dua etmeye başladılar. Duadan sonra biz daha mescitten çıkmadan yağmur yağmaya başladı ve bir hafta boyunca bir Cuma'dan diğer Cuma'ya kadar devam etti. Sonra adam Resul-i Ekrem Sallallahu Aleyhi ve Sellem’e tekrar geldi ve: "Ey Allah'ın Resulü, yolcular gidecekleri yere gidemez oldu, yollar kapandı" dedi. [-1030-] Enes İbn Malik (radiyallahu anh)'den nakledilmiştir: "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem ellerini kaldırmıştı. Hatta ben o Sallallahu Aleyhi ve Sellem dua ederken koltuk altlarındaki beyazlığı bile görmüştüm." باب: رفع الإمام يده في الاستسقاء. 22. İmamın Yağmur Duası Sırasında Ellerini Kaldırması
- Bāb: ...
- باب ...
Ve Uveysî şöyle dedi: Bana Muhammed ibn Ca'fer, Yahya ibn Saîd ile Şerik'ten tahdîs etti. O ikisi de Enes'ten işitmişlerdir. Enes: Peygamber(sallallahü aleyhi ve sellem) iki elini, ben koltuk altlarının beyazını görünceye kadar kaldırdı, demiştir
- Bāb: ...
- باب ...
Enes İbn Malik (r.a.)'in şöyle dediği nakledilmiştir: "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem yağmur duası dışında hiçbir duada ellerini kaldırmazdı. Yağmur duası sırasında ellerini kaldırdığında ise koltuk altlarındaki beyazlık bile görünürdü. Tekrar:
- Bāb: ...
- باب ...
Aişe (r.anha)'dan nakledilmiştir: "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem yağmur yağdığı zaman: صيبا نافع = Allah'ım, faydalı bir yağmur olsun! derdi
- Bāb: ...
- باب ...
Enes İbn Malik (r.a.) şöyle demiştir: "Resul-i Ekrem Sallallahu Aleyhi ve Sellem zamanında insanları sıkıntıya sokan bir kıtlık yılı baş göstermişti. İşte o günlerde Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem bir Cuma günü hutbe okurken bir bedevi ayağa kalkıp şöyle seslendi: "Ey Allah'ın Resulü, mallar helak oldu, çoluk çocuk açlıktan perişan bir halde... Allah'a dua et de bize yağmur gönderip bizi bu sıkıntılardan kurtarsın." Bunun üzerine Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem ellerini kaldırdı. O sırada gökyüzünde tek bir bulut bile görünmüyordu. Fakat bir süre sonra gökyüzünde heybetli dağlar gibi bulutlar ortaya çıktı. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem de yağmur yağana kadar minber'den aşağı inmedi. Hatta ben mübarek sakallarından yağmur damlalarının süzüldüğünü gördüm. Resul-i Ekrem Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in bu duası hürmetine hem o gün hem de daha sonra gelen günler boyunca ta diğer Cuma'ya kadar yağmur yağdı. Sonraki Cuma'da aynı bedevî veya başka birisi kalkıp şöyle dedi: "Ey Allah'ın Resulü, binalar yıkıldı, mallarımız sular altında kaldı. Bizim için Allah'a dua et!" Bunun üzerine Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem ellerini kaldırıp şöyle dua etti: "Allah'ım, çevremize yağdır, üzerimize değil." Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem bu şekilde dua edip eliyle gökyüzündeki bulutlara işaret etti ve eliyle gökyüzünde işaret buyurduğu bulutlar hemen açılıverdi; Medine adeta ışıkla aydınlatılmış, üstü açık bir alan gibi oldu. Bu yağmur dolayısıyla bîr ay boyunca vadiler sel olup aktı ve civar bölgelerden gelen herkes bolca yağan yağmurun bereketler getirdiğini söyledi
- Bāb: ...
- باب ...
Enes İbn Malik (r.a.)'den nakledilmiştir: "Fırtına çıkıp şiddetli rüzgarlar estiğinde Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in duyduğu sıkıntı yüzünden belli olurdu
- Bāb: ...
- باب ...
Abdullah İbn Abbas (r.a.)'den nakledilmiştir: "Saba rüzgarı bana ilahî bir yardım olarak verildi / ben saba rüzgarı ile desteklendim. Ad kavmi ise debur denen rüzgar ile helak oldu. Tekrar:
- Bāb: ...
- باب ...
Ebu Hureyre (r.a.)'den nakledildiğine göre Resul-i Ekrem Sallallahu Aleyhi ve Sellem Şöyle buyurmuştur: İlim insanlar arasından çekilip alınmadıkça, depremler çoğalmadıkça, zaman dilimleri birbirine girip mevsim farklılıklarından dolayı gece gündüz arasındaki zaman farkı değişip müddetleri birbirine yaklaşmadıkça, fitneler ortaya Çıkmadıkça ve insanları katletme suçları artmadıkça kıyamet kopmayacaktır. Bir de elinizdeki mallar öyle çoğalacak ki, her taraf mal mülkle dolup taşacak
- Bāb: ...
- باب ...
Abdullah İbn Ömer (r.a.)'in naklettiğine göre Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: "Allah'ım, bizim Şam'ımızı ve Yemen'imizi bizim için bereketli kıl!" Orada bulunanlar: "Necid'imizi de..." deyince Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem: "Orada depremler olacak ve fitneler çıkacak. Ayrıca Şeytan'ın taraftarları da orada ortaya çıkacaktır." buyurdu. Diğer tahric: Tirmizi Menakib
- Bāb: ...
- باب ...
Zeyd ibn Hâlid el-Cuhenî (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Hudeybiye'de geceleyin yağan yağmurdan sonra, bize sabah namazını kıldırdı. Namazdan çıkınca yüzünü cemâate döndürdü de: "Bilir misiniz Rabb'ınız ne buyurdu?"diye sordu. Allah ve Rasûlü en bilendir, dediler. Dedi ki: "Kullarımdan kimi bana mü'min, kimi kâfir (olarak) sabaha ulaştı. Her kim Allah 'ın fadlı ve rahmeti ile üzerimize yağmur yağdı dedi ise, işte o bana îmân etmiş; yıldıza îmân etmemiştir. Her kim de fulân ve fulân yıldızın nev'i (yani batıp doğması) ile üzerimize yağmur yağdı dedi ise, işte o da bana îmân etmemiş; yıldıza îmân etmiştir" buyurdu
- Bāb: ...
- باب ...
İbn Omer(radıyallahü anh) şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Gaybın anahtarı beştir ki, onları Allah'tan başkası bilemez: Yarın ne olacağını hiçbir kimse bilemez. Rahimlerde olacak şeyi hiçbir kimse bilemez. Hiçbir nefs yarın (hayr ve şerr) ne kazanacağını bilemez. Keza hiçbir nefs hangi yerde öleceğini bilemez. Hiçbir kimse de yağmurun ne zaman yağacağını bilemez