Sahih-i Buhari

...

(16) Kitāb: Güneş ve Ay Tutulması

(16) ...

Esma binti Ebu Bekir (r.anha) şöyle demiştir: "Güneş'in tutulduğu gün ResuIullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in zevcesi Aişe'nin yanına gitmiştim. O sırada ashab-ı kiram namaz kılıyordu. Aişe'nin de onlarla birlikte namaz kıldığını görünce şaşırmıştım. Ben, cemaatin niçin bu vakitte namaz kıldığını Aişe'ye sorunca eliyle göğe işaret etti ve sübhanallah (Allah'ı her türlü noksan sıfatlardan tenzih ederim) dedi. Ben, olağanüstü bir olay mı var, diye tekrar sorunca evet anla­mında başını salladı. Ben de kalkıp namaza durdum. (Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) o kadar uzun bir süre bekledi ki) neredeyse bayılacaktım. Yanıbaşımda bir kırba doiusu su vardı. Kırbayı açıp serinlemek maksadıyla başıma biraz su döktüm. Resul-i Ekrem (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazı bitirdiğinde cemaate dönüp Allah Teala'ya hamd ve senada bulunduktan sonra şöyle buyurdu: "Daha önce bana hiç gösterilmeyen ne varsa hepsini işte şu bulunduğum yerde gördüm. Hatta cennet ve cehennemi bile... Bana, sizlerin kabirlerde Mesih-Deccal'in fitnesi gibi - veya bu fitneye yakın bir imtihanla karşılaşacağınız vahyedildi. Siz kabirdeyken yanınıza gelecekler ve beni kasdederek: "Şu zat hakkında bildiğiniz şeyler nelerdir?" diye soracaklar. Mu'minler - hadisin ravilerinden Hişam bunu yakin (kesin inanç) sahipleri mukin ifadesiyle de nakletmiştir- hemen: "O, Muhammed'dir, Allah'ın Resulüdür. O bize apaçık delilleri (beyyinat) ve hidayeti getirdi. Biz ona karşı çıkmadan icabet ettik ve kendisine iman edip tabi olduk" diyecekler. Bunun üzerine onlara: "Haydi, yaptıklarınızın karşılığını hakkıyla almak üzere huzur icinde uyuyun bakalım! Biz sizin ona iman ettiğinizi zaten biliyorduk " denecek, buna karşılık münafıklar -hadisin ravilerinden Hişam bunu şüphe eden imseler ifadesiyle de nakletmiştir- kendilerine yöneltilen bu soruya şöyle cevap vereceklerdir: "Ne bilelim biz! Bir takım insanlar bir şeyler söylüyorlardı ve biz de aynısını söyledik işte

...
Referans:16 1053