Sahih-i Buhari
...
(40) Kitāb: Vekâlet
(40) ...
Abdurrahman İbn Avf r.a. şöyle anlatır: Ümeyye İbn Halef'e benim malını Mekke'de koruması ve benim de onun Medine'de malını korumam için mektuplaştım. Mektubumda, "Abdurrahman" ismimi kullanınca, bana, "Ben Rahman'ı tanımıyorum, bana cahiliyye dönemindeki ismini yaz" diye cevap yazdı. Ben de "Abdü Amr" şeklinde yazdım. Bedir savaşında, insanlar uyurken, onu korumak amacıyla dağa çıktım. Fakat Ümeyye'yi Bilal görmüştü. Bunun üzerine hemen o da çıkıp, bir grup ensarlı Müslüman'a doğru, "Ümeyye İbn Halefi Ümeyye kurtulursa ben kurtulamam!" diye bağırdı. Onunla birlikte bir grup ensarlı da peşimize düştü. Bize yetişeceklerinden korkunca, hemen Ümeyye'nin oğlunu onun yerine çektim, fakat onlara engel olamadım, onu öldürdüler. Biz oradan uzaklaşmak isterken peşimizi bırakmayıp bizi takip ettiler. Ümeyye ağır (şişman) bir adamdı. Bize yetiştiklerinde (Ümeyye'ye) çök dedim, o da çöktü. Onu korumak için kendimi siper ettim. Fakat altımdan kılıçlarını uzatıp onu öldürdüler. İçlerinden birinin kılıcı ayağıma isabet etti. Ravi, "Abdurrahman, ayağının arkasındaki bu izi bize gösterirdi" demiştir. Tekrar:
Referans | : | 40 2301 |