Sahih-i Buhari
...
(64) Kitāb: Peygamber (ﷺ) Tarafından Yönetilen Askeri Seferler (El-Megazi)
(64) ...
Hişam b. Urve'nin, babasından rivayetine göre "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in ashabı Yermuk günü Zubeyr'e: Sen bir hamle yapsan da biz de seninle birlikte hamle yapsak olmaz mı, dediler. O da gerçek şU ki ben bir hamle yapacak olursam, siz yalancı çıkarsınız, dedi. Hayır, böyle bir şey yapmayız, dediler. Onlara (Rumlar üzerine) saflarını yarıncaya kadar bir hamle yaptı. Beraberinde hiç kimse olmadığı halde onları geride bırak(ıp bu hamleyi yapmış)tı. Daha sonra geri dönüp geldi. (Rumiar) bineğinin yularını yakaladılar ve omzu arasına iki darbe indirdiler. Bu iki darbe arasında ise Bedir günü aldığı bir darbe(nin izi) vardı. Urve dedi ki: Ben küçükken parmaklarımı o darbelerin izlerine sokarak oynardım. O gün henüz on yaşında bulunan (oğlu) Abdullah b. ez-Zubeyr de onunla birlikte idi. Onu bir ata bindirmiş ve onu gözetsin diye de birisini görevlendirmişti. " Fethu'l-Bari Açıklaması: "Bedir günü iki darbe, Yermük günü de bir darbe almıştı." Yermuk vakası Ömer r.a.'ın halifeliğinin ilk dönemlerinde 13 h. yılında -15 h. yılında da denilmiştir- Müslümanlarla Rumlar (Bizanslılar) arasında Şam'da meydana gelmiştir. Yermuk Filistin yakınlarında bir yerdir. Oranın nehir olduğu da söylenir. Ancak araştırma sonucu oranın Ezriat ile Dımaşk arası bir yer olduğu tespit edilmiştir. Burada o meşhur vakıa meydana gelmiştir. Bu vakada Bizanslılardan aynı yerde yetmişbin kişi öldürülmüştür .. Çünkü Bizanslılar yerlerinden kaçmamak amacıyla kendilerini zincire bağlamışlardı. Yenilmeleri sonucunda onların birçoğu öldürülmüştü. Bizanslıların Hirakl'ın (Heraklieus) tarafından tayin edilen ordu kumandanının adı Bahan idi. O gün Müslümanların kumandanlığını Ebu Ubeyde yapıyordu. Bedir'e katılanlardan yüz kişinin Yermuk vakasında da bulunduğu söylenir. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. "Ve onu (korusun diye) bir adamı görevlendirmişti." Bu adamın adını tespit edemedim. Görüldüğü kadarıyla ez-Zübeyr oğlu Abdullah'ın kahramanlığını ve iyi ata biniciliğini fark etmiş, bu sebeple onu ata bindirmekle birlikte o at üzerinde altından kalkamayacağı bir hücuma kalkışmasından korkmuştu. Bundan dolayı kendisi, oğlu,i1e i1gilenmeyecek şekilde savaşla uğraştığı sırada, düşmanın ona bir zarar vereceğinden yana emin olmak amacıyla oğlunun yanında kalmak üzere bir adamı görevlendirmişti. İbnu'l-Mübarek'in el-Cihad adlı eserinde Hişam b. Urve'den, onun babasından, onun Abdullah b. ez-Zübeyr'den rivayet ettiğine göre o Yermuk günü babası ile birlikte idi. Müşrikler yenilip geri kaçınca ileriye atılıp hamle yaptı ve yaralılarının işlerini bitirmeye koyuldu. Bu ise onun küçüklüğünden itibaren metin bir kalbe sahip olduğunu ve kahraman olduğunu göstermektedir
Referans | : | 64 3975 |