Sahih-i Buhari

...

(64) Kitāb: Peygamber (ﷺ) Tarafından Yönetilen Askeri Seferler (El-Megazi)

(64) ...

Enes dedi ki: "Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in hastalığı ağırlaşınca sık sık bayılmaya başladı. Fatıma aleyhesselam: Vay babamın ızdırabına, dedi. Allah Resulü ona: Bugünden sonra baban için bir ızdırap kalmayacaktır, diye buyurdu. Allah Resulü vefat edince: Vay babacığım! Kendisini çağıran Rabbinin davetine icabet etti. Vay babacığım! Firdevs cennetinde barınağı vardır. Vay babacığım! Ölüm haberini Cibril'e veriyoruz, diye ağıt yaktı. Allah Resulü defnedildikten sonra Fatıma aleyhesselam: Ey Enes, Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in üzerine toprak dökmeye gönlünüz nasıl elverdi, diye sordu." Fethu'l-Bari Açıklaması: "Vay babamın ızdırabı" Bu onun bu sözleri söylerken sesini yükseltmemiş olduğunu göstermektedir. Aksi takdirde Allah Resulü ona bu işi yasaklardı. Burada ızdıraptan kasıt da onun duyduğu ölüm acılarıdır. Bedenine sair insanlar gibi acılar isabet ediyordu ki, daha önce geçtiği üzere ona kat kat ecir verilsin. "Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem defnedildikten sonra Fatıma: Ey Enes ... dedi." Fatıma aleyhesselam bu sözleriyle, bu işe kalkışmaları sebebiyle onlara sitem ettiğine işaret etmektedir. Çünkü bu halleri, onların sahip olduklarını bildiği Nebi efendimize karşı kalplerinin ileri derecede yumuşak oluşuyla bağdaşmıyordu. Çünkü onu çok seviyorlardı. Enes ise onların durumunu ve halini gözeterek ona cevap vermemişti. Halbuki hallisanı ile: Biz bunu gönül hoşluğu ile yapmadık. Ancak onun emrine uyarak kendimizi bu işi yapmaya mecbur ettik, diyordu. Hadisten vefatı yakın olan bir ölü dolayısıyla duyulan acıyı Fatıma aleyhesselam'ın söylediği şekilde: Vah babamın ızdırabı, diyerek dile getirmenin caiz olduğu ve bu gibi hallerin yasak kılınmış ağıt yakmak kabilinden olmadığı anlaşılmaktadır. Çünkü Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem, Fatıma aleyhesselam'ın bu şekilde söyleyişine itiraz etmemişti

...
Referans:64 4462