Sahih-i Buhari
...
(65) Kitāb: Kur'an-ı Kerim 'in Peygamber ﷺ Tefsiri
(65) ...
Cabir İbn Abdillah'dan rivayet edildiği ne göre, o şöyle demiştir: Bir gazvede idik. Muhacirlerden biri ensardan birine bir tekme attı. Ensardan olan adam "Yetiş ey ensar!" diye bağırdı. Muhcirlerden olan adam da "Yetişin ey muhcirler!" diye bağırdı. Allah Teala bu sözleri Nebiine işittirdi. Bunun üzerine Allah Resulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem "Bu nedir?" diye sordu. Orada bulunan sahabıler "Muhacirlerden biri ensardan birine bir tekme atmış, ensardan olan 'yetiş ey ensar!'; muhcirlerden olan da 'yetişin ey muhacirler' diye bağırmış," dediler. Bunun üzerine Allah Resulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem; "Bırakın bu tür dav;anışları. Çünkü bunlar kokuşmuş adetlerdir," dedi. -Cabir şöyle dedi: Hz. Nebi Medıne'ye gel:liğiı:e ensarın nüfusu fazla idi. Daha sonra muhcirlerin sayısı arttı.- Abdullah Ibn Ubeyy "Bunu da mı yaptılar? Eğer Medıne'ye dönersek, güçlü ve aziz olan zayıf ve zelil olanı elbette oradan çıkartacaktır," dedi. Onun bu sözleri üzerine Ömer İbn Hattab: "Ey Allah'ın elçisi! İzin ver de, şu münafığın boynunu vurayım!" dedi. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem de şöyle buyurdu: "Ona ilişme! İnsanlar Muhammed kendi adamlarını öldürüyor demesin ... " Fethu'l-Bari Açıklaması: Amr dışındakiler şöyle demiştir: Abdullah İbn Ubey İbn Sellil'ün oğlu Abdullah Hz. Nebi'e "Allah'a yemin ederim ki, sen babama 'Kuşkusuz sen zelil olansın; Allah'ın elçisi de aziz alandır' demediğin süre babam Medıne'ye dönmeyecektir, " demiş ve böyle de olmuştur. Bu ziyadeyi İbn İshak "Megazı" adlı eserinde hocalarından aktarmıştır. Taberı de bu rivayeti İkrime kanalıyla nakletmiştir
Referans | : | 65 4907 |