Sahih-i Buhari

...

(65) Kitāb: Kur'an-ı Kerim 'in Peygamber ﷺ Tefsiri

(65) ...

Abdullah İbn Mes'ud r.a.'ın şöyle söylediği rivayet edilmiştir: Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem ile birlikte mağarada idik. Bu esnada Mürselat Suresi indi. Bu sureyi onun ağzından öğrendik. Hz. Nebi bu sureyi daha yeni bitirmişti ki, birden bir yılan peyda oldu. BUnun üzerine Allah Reslilü Sallallahu Aleyhi ve Sellem: "Onu öldürmeniz gerekir" dedi. İbn Mes'ud olayı anlatmaya şöyle devam etti: Hemen yılanı öldürmek için harekete geçtik. Ancak yılan bizden hızlı çıktı. İbn Mes'ud şöyle devam etti: Hz. Nebi şöyle buyurdu: "Siz yılanın şerrinden korunduğunuz gibi, yılan da sizin şerrinizden korundu." Fethu'l-Bari Açıklaması: Hakim sahih bir senede Ebu Hureyre'nin şöyle söylediğini rivayet etmiştir: .......... Ve'l-murselati urfen ayeti "iyilikle gönderilen meleklere yemin olsun" anlamına gelir. Mücahid ............elem nec'ali'l-erda kifata ayetinde (Mürselat 25) geçen .........kifat kelimesi hakkında şöyle demiştir: Insanlar yeryüzünde yaşarlar ve ölünce de oraya gömülürler. Yine Mücahid şöyle demiştir: .........Furata (Mürselat 27) "tatlı su," .....cimalat (Mürselat 33) ise "köprü halatı" anlamına gelir. Bu son açıklamayı Firyabi, Ebu Nüceyh kanalıyla Mücahid'den senetli olarak nakletmiştir. İbnu't-TIn ise şöyle demiştir: "Mücahid şöyle dedi: ..........Cimalat kelimesi hem cim harfinin dammesi, hem de kesresi ile okunur ve "siyah develer" anlamına gelir. Bu kelime ...........cimale'den türemiştir. ...........Cimale de ....cemel kelimesinin çoğuludur. Tıpkı .....hacer kelimesinin çoğulunun ........hicara olması gibi." Bu kelimeyi ............cimalat şeklinde çoğulokuyanlar, bunun anlamının "kalın ip" olduğu görüşünü benimsemişlerdir. Nitekim Mücahid ............hatta yelice'l-cemelu fi semmi'l-hiyat ayetinde (A'raf 40) geçen ........cemel kelimesini "gemi halatı" olarak açıklamıştır. Ferra da bu kelimenin "kalın ip" anlamına geldiğini söylemiştir. Abd İbn Humeyd, Ali İbn Zeyd kanalıyla Ebu'd-Ouha'nın şöyle söylediğini nakletmiştir: Nafi' İbn Erzak ile Atıyye, İbn Abbas'a gelip "Bize ......la yentikun, (Mürselat 35) ........sümme innekum yevme'l-kıyameti ınde Rabbikum tahtesimun,(Zümer 31) .............vallahi Rabbina ma kunna müşrikin (En'am 23) ve ...........vela yektumunallahe hadısa ayetlerini açıkla" dediler. İbn Abbas da şöyle cevap verdi: Yazıklar olsun sana İbn Erzak! Kıyamet günü uzun bir gündür. Bu günde çeşitli merhaleler olacaktır. Bir an gelecek mü şrikler konuşamayacak, sonra onlara müsaade edilecek, onlar da davalaşacaklar. Ardından Allah dilerse yemin ve inkar edecekler. Bunu yaptıkları zaman Allah Teala onların ağızlarını mühürleyecek. Bundan sonra organlarına emredilecek, onlar da kendilerinin yaptığı amellere şahitlik edecekler. Sonra dilleri kendilerinin yaptıklarını aleyhlerine şahitlik ederek söyleyecek. İşte bu durum; 'Allah'tan hiçbir haberi gizleyemezler, '(Nisa 42) ayeti ile açıklanmıştır

...
Referans:65 4931.2