Sahih-i Buhari
...
(67) Kitāb: Nikâh
(67) ...
Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in zevcesi Aişe r.anha'nın kendisine (el-Kasım İbn Muhammed'e) haber verdiğine göre, üzerinde suretler bulunan bir şilte satın almıştı. Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem onu görünce kapıda, ayakta durdu ve içeri girmedi. Ben de yüzünden, hoşlanmadığını anladım. Ey Allah'ın Rasulü! Allah'a tevbe ediyorum, Rasulüne de tevbe ettiğini bildiriyorum. Ben nasıl bir kusur işledim, dedim. Bunun üzerine Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem: Bu şiltenin işi ne, diye buyurdu. Aişe dedi ki: Ben de ona: Üzerine oturasın, ona yaslanasın diye senin için onu satın aldım, dedim. Bu sefer Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: Şüphesiz bu suretlerin sahipleri (onları yapanlar) kıyamet gününde azaba uğratılırlar, onlara: Yarattıklarınıza can verin, denilir. Ayrıca şöyle buyurdu: İçinde suretlerin bulunduğu eve melekler girmez." Fethu'l-Bari Açıklaması: İbn Battal dedi ki: Hadisten anlaşıldığına göre, Allah ve Rasulünün yasaklamış olduğu bir münkerin bulunduğu bir davete katılmak caiz değildir. Çünkü böyle bir katılma ile o münkere razı olunduğu açığa vurulmuş olur. Daha sonra da bu hususta geçmiş zatıarın mezheplerini izledikleri yola dair uygulamalarını) nakleder. Bu nakillerin özü şudur: Eğer davette bir haram varsa ve kendisinin o harama son vermeye gücü yetip ortadan kaldırırsa bunda bir sakınca yoktur. Buna gücü yetmezse geri dönmelidir. Şayet davette tenzihen mekruh kabilinden bir şey varsa, bu hususta bundan çekindiğini (vera' gösterdiğini) saklamamalıdır. Bunu destekleyen hususlardan birisi de İbn Ömer'in başından geçen olaydaki ashab-ı kiramın duvarlarını perde ile örttüğü eve girmek hususundaki ihtilaflarıdır. Eğer bu haram olsaydı oturanlar oturmaz, İbn Ömer de bunu yapmazdı. ° halde Ebu Eyyub'un yaptığı, ashabdan nakledilen bu iki ayrı fiilin bir arada telif edilebilmesi için tenzihen mekruh olarak değerlendirilmesi gerekir. Evleri ve duvarları perde ile örtmenin hükmüne gelince, bunun caiz olup olmadığı hususunda eskiden beri görüş ayrılığı vardır. Şafi1lerin cumhuru, mekruh olduğunu ifade etmişlerdir. Onlardan olan Şeyh Ebu Nasr el-Makdisı ise bunun haram olduğunu açıkça ifade etmiş ve bu hususta Aişe R.A.a'nın rivayet ettiği şu hadisi delil göstermiştir: "Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: Allah bizlere taşları ve sıvaları elbise ile örtmemizi emir buyurmamıştır deyip, perdeyi çekti ve onu parçaladı." Bu hadisi ayrıca Müslim de rivayet etmiştir. Duvarların perde ile örtülmesi yasağı açık ifadelerle gelmiş bulunmaktadır. Said İhn Mansur'un kaydettiğine göre Selman'a mevkuf bir hadiste şöyle demiştir: "O, evin (duvarlarının) perde ile örtülmesini kabul etmeyerek şöyle demiştir: Sizin eviniz sıtmaya mı tutulmuş, yoksa Ka'be evinize mi gelmiş? Bu perdeler parçalanmadıkça ben bu evin içine girınem, demiştir." Az önce de Ebu Eyyub ile İbn Ömer'in bu husustaki haberleri geçmiş bulunmaktadır
Referans | : | 67 5181 |