Sahih-i Buhari
...
(70) Kitāb: Yiyecek, Yemek
(70) ...
Cabir b. Abdullah r.a.'dan, dedi ki: "Medine'de bir Yahudi vardı. Bu bana hurmaların toplanma zamanına kadar kuru hurma satardı. Rume yolu üzerindeki arazi de Cabir'e aitti. Bir sene bu hurma bağımız alışılmış şekilde meyve vermedi. Mahsulleri toplama zamanında o Yahudi yanıma geldi. O mahsullerinden ona verecek bir şey bulamadığımdan gelecek seneye kadar bana mühlet vermesini istemeye koyuldum, o ise bunu kabul etmiyordu. Benim bu durumum Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e haber verilince, o da ashabına: Kalkın, yahudiden Cabir'e mühlet vermesini isteyelim, dedi. Ben hurma ağaçlarımın arasında iken yanıma geldiler. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem Yahudi ile konuşmaya koyuldu. Ancak Yahudi: Ya Ebu'l-Kasım, ona mühlet vermiyorum, diyordu. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem bunu görünce kalkıp hurma ağaçları arasında dolaştı. Daha sonra onun yanına gelip tekrar onunla konuştu. Yahudi yine kabul etmedi. Kalktım, az miktarda taze olgun hurma getirdim ve onu Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in önüne koydum. Nebi yedikten sonra: Ey Cabir, senin çardağın nerede, diye sordu. Ben de ona söyledim. Allah Rasulü: Çardağın altında bana bir yaygı ser, dedi. Ben de ona yaygı serdim. Allah Rasulü çardağın altına girip biraz uyuduktan sonra uyandı. Ona bir avuç daha taze hurma getirdim, ondan da bir miktar yedi. Sonra kalkıp yine Yahudi ile konuştu. Yahudi yine kabul etmedi. Allah Rasulü ikinci bir defa hurmalıklar arasında dolaştı. Sonra: Ey Cabir, hurma devşir ve borcunu öde, diye buyurdu. Allah Rasulü de toplanan hurmaların başında durdu. Ben ağaçlardan onun borcunu ödeyecek kadarını topladığım gibi ondan bir miktar daha arttı. Çıkıp Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in yanına geldim ve ona müjdeyi verdim. Allah Rasulü: Şehadet ederim ki ben Allah'ın Rasulüyüm, diye buyurdu." Areşe ve arlş (hadiste çardak) yapı demektir. İbn Abbas dedi ki: "Ma'ruşat"(En'am, 141) üzüm asması ve diğer ağaçlardan çardaklı olanlar demektir. "Urlişuha" da yapıları, binaları demektir. Fethu'l-Bari Açıklaması: "Ben de gelecek seneye kadar ondan mühlet vermesini, bir yıl daha bana süre tanımasını istiyordum." "Senin arışin (çardağın) nerede?" Yani altında gölgelenmek ve öğle uykusunda kayluleye yatmak için bahçende edindiği n yer nerede? ''Ben ona bir avuç daha" taze hurma "getirdim." "İkinci bir defa hurmalıklar arasında kalktı, dolaştı ... Sonra: "Ey Cabir, dev- . şir ve (borcunu) öde." diye emir buyurdu "Şehadet ederim ki ben Allah'ın Rasulüyüm, diye buyurdu." Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in bu sözleri söylemesinin sebebi, bu olayda açıkça bir harikuladeliğin bulunmasıdır. Çünkü az miktardan çok miktar geriye kaldı. Oysa bu miktarın -bir şeyler artırması bir yana- borcun tamamını ödemesi dahi düşünülmüyordu. Hele hele borcun ödenmesinden sonra geriye yine onun kadar bir şey kalacağı hiç düşünülemiyordu. İbnu't-TIn dedi ki: Hadisten anlaşıldığına göre, ashab yanlarında ödeyecek karşılıkları bulunduğu için bir şeyler borç alıyoriardı. Borçlanmaktan sığınmak ise çokluğu ya da ödenecek karşılığı bulunamayan borç hakkındadır. Bundan dolayı Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem aile halkı için almış olduğu arpa karşılığında zırhı rehin bırakılmış olduğu halde vefat etmiş idi. Hadisten Çıkartılan Diğer Sonuçlar 1- Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in ashabını ziyaret ettiği, bağlarına bahçelerine girip orada kayllile istirahatına çekildiği, bahçelerinin gölgesinde gölgelendiği anlaşılmaktadır. 2- Borçlu olan hakkında daha uygun olacağı için, alacaklı ve varlıklı kimsenin hak ettiği muayyen alacağından başkasını almak üzere süre tanıması konusunda i1timasta bulunulabilir
Referans | : | 70 5443 |