Sahih-i Buhari

...

(77) Kitāb: Elbise

(77) ...

ibn Mevheb'den rivayete göre "Ümmü Seleme kendisine Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in kırmızı renkte saçını göstermiştir." Fethu'l-Bari Açıklaması: "Ağaran saç hakkında", kına yakılır mı, yakılmaz mı hususunda "zikrolunanlar." "Ben Enes'e: Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem kına (ve bu gibi şeyler ile) saçlarını boyadı mı diye sordum." Aynı şekilde bu rivayette "onun saçı ancak çok az ağarmıştı" ibaresini ikinci rivayette yer alan "saçlarını kına (ve benzeri şeylerle) boyayacak kadar ağarmamıştı" sözü açıklamaktadır. Şöyle ki, adeten az miktardaki beyaz saçlar sakaldan görünecek olursa çoğalmadıkça hemen onları kına (ve benzeri şeylerle) boyama cihetine gidilmez. Bu hususta azlık ve çokluk örfe göre değişir. Başlıktaki ikinci rivayette yer alan "sakalındaki ağarmış telleri saymak isteseydim." Fadeleri, ağarmış saçlar (anlamındaki şemtat) aklığın görüldüğü saçlar demektir. Sanki beyaz bir saç yakınındaki siyah saç teli. ile çizgili bir elbiseyi andım gibi olur. "el-Eşmat" tabiri ise siyah ve beyaz karışımı olana denilir. "isteseydim" sözünde yer alan (şart edatı olan) "lev"in cevabı hazfedilmiştir. Onları sayabilirdim, takdirindedir. işte bu ifade, ağarmış saç tellerinin azlığını anlatmak için kullanılmıştır. "Ona kabını (leğen vesairesini) gönderirdi." Buradaki kap (mihdab) kaplardan bir kaptır. Buna dair açıklama daha önce Taharet bölümünde geçmiş bulunmaktadır. Maksat şudur: Hastalanan herhangi bir kimse Ümmü Seleme'ye bir kap gönderirdi. O da yanında bulunan o saç tellerini o kaba koyar, telleri o kapta yıkar, kabı sahiplerine geri gönderirdi. Kabın sahibi de bununla şifa bulmak ümidiyle o suyu içer ya da onunla yıkanır, o saç tellerinin bereketinden yararlanırdı. "Kına (ve benzeri şeylerle) boyanmış." el-İsmail1 der ki: Bu hadiste kına yakanın Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in kendisi olduğu açıklanmış değildir. Aksine ona sarı rengin de karışmış olduğu hoş kokunun karışması neticesi Nebiden sonra kırmızılaşmış ve böylelikle bu sarı rengin onda daha belirgin bir hal almış olma ihtimali vardır. el-İsmail1 dedi ki: Eğer böyleyse mesele yok, aksi takdirde Enes'in rivayet ettiği: "Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem kına ile boyamadı" hadisi daha sahihtir. Evet el-İsmail1 böyle demiştir. Onun bir ihtimalolarak kabul ettiği açıklamanın anlamı Enes'e kadar mevsul bir rivayet olarak "Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in nitelikleri" başlığında daha önceden geçmiş bulunmaktadır. Orada ise Nebi o saç tellerinin hoş kokulardan kırmızıya çalan bir renk aldığını açıkça ifade etmiş bulunmaktadır. Derim ki: Bedenden ayrılan saçların siyah rengi, aradan uzun bir zaman geçtiği takdirde çoğunlukla kırmızıya dönüşür. Meyledip tercihe değer kabul ettiği görüş ise, Taberi'nin bu hususta topladıklarına muhaliftir. Kısacası Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in -Ümmü Seleme'nin hadisinin zahiri ile az önce geçmiş bulunan İbn Ömer'in hadisinde belirtildiği üzere- saçlarını kına ve bu gibi şeylerle boyadığını söyleyenler ,-ki bu rivayetler sarıya boyadığını belirtmektedirler- kendilerinin müşahede ettikleri hali nakletmiş bulunmaktadır. Bazı zamanlarda da o böyle idi. Enes gibi böyle bir şeyin olmadığını söyleyenlerin sözleri de Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in çoğunlukla ve daha çok görülen hali hakkında yorumlanır. Müslim, Ahmed, Tirmizi ve Nesai, Cabir b. Semura'dan şöyle dediğini rivayet etmektedirler: "Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in başında ve sakalında ancak ağarmış birkaç tane saç vardı. Saçlarını yağladığı takdirde o yağ onları gizlerdi." O halde onun saçlarını boyadığını kabul edenler, önce saçlarıarasındaki beyaz kılları görmüşler, sonra süründüğü yağ o beyaz kılları gizleyince, saçlarını boyadığını zannetmişlerdir. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır

...
Referans:77 5898