Sahih-i Buhari

...

(78) Kitāb: Edeb

(78) ...

Aişe r.anha'dan, dedi ki: "Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem şu kadar, şu kadar bir süre boyunca hanımlarına yaklaşmadığı halde kendilerine, yaklaşmış gibi gösterilip duruldu. Aişe dedi ki: Bir gün bana: Ey Aişel Şüphesiz Allah bana hakkında kendisinden fetva sormuş olduğum bir hususta fetva verdi. İki adam yanıma geldi. Biri ayaklarımın yanı başında, diğeri de baş ucumda oturdu. Ayaklarımın yanı başında oturan baş ucumda oturana: Bu adamın hali nedir, dedi. O, ona: Sihirlenmiştir, dedi. Ayaklarımın başucundaki: Ona kim s'ihir yaptı, diye sordu. Başımın ucundaki: Lebid İbn A'sam dedi. Öbürü: Bu sihir ne ile yapıldı, diye sordu. Başımın ueundaki: Zervan kuyusunda büyük bir taşın altında bir tarak, saç ve sakal taranırken dökülen saçlarda erkek hurmanın kurumuş çiçek kapçığı ile yapıldı dedi, buyurdu. Daha sonra Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem (kuyuya) giderek: İşte rüyamda bana gösterilen kuyu budur. Sanki onun etrafındaki hurma ağaçlarının başları şeytanların başları gibidir. Sanki onun suyu da ıslatılmış kına suyu gibidir. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in emir vermesi üzerine o (büyü) yerinden çıkartıldı. Aişe: Ey Allah'ın Rasulü, niçin ... bunu yaymadın dedi. Bunun üzerine Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem de: Allah bana şifa vermiş bulunuyor. Ben de insanların aleyhine şerri harekete getirmekten hoşlanmıyorum, buyurdu. Aişe dedi ki: Lebid İbn A'sam da Yahudiler ile antlaşması bulunan Zureyk oğullarından bir adamdı." Fethu'l-Bari Açıklaması: "Yüce Allah'ın: "Ey insanlar, taşkınlığınız ancak kendi aleyhinizedir."(Yunus, 23) buyruğu." Yani taşkınlığın günahı ve cezası dünyada da, ahirette de taşkınlık yapan kişinin aleyhinedir. "Sonra yine ona haksızca saldırılırsa elbette Allah ona yardım eder."(Hacc, 60) Rağıb dedi ki: el-Bağy (taşkınlık), bir şeyde normali ve itidal haddini aşmak demektir. Bunun bir kısmı övülür, bir kısmı da yerilir. Övüleni, emrolunan bir işi fazlalıksız ve eksiksiz olarak yapmak demek olan adaletin sınırlarını aşarak ihsan derecesine ulaşmaktır. Bu da adaletin gereğinden fazlasını yapmak demektir. Kimi fazlalık da izin verilen nafile ile farzdan ayrı olarak yapılır. (Bu da haddi aşmanın övülen türüdür.) Yerilen ise adaleti aşıp zulme, hakkı aşıp batıla, mubahı aşıp şüpheli olana geçmektir. Bununla birlikte bağy, çoğunlukla yerilen şeyler hakkında kullanılır. Nitekim yüce Allah şöyle buyurmaktadır: "Ancak insanlara zulmedenler ve yeryüzünde haksız yere taşkınlık gösterenler aleyhine yol vardır. "(Şura, 42) Yine yüce Allah: "Sizin taşkınlığınız ancak kendi aleyhinizedir."(Yunus, 23) "Fakat kim mecbur kalırsa bağy etmemek, (haddi aşmamak, taşkınlık yapmamak) ve saldırmamak şartıyla ... "(Bakara, 173, En'am, 145 ve Nahl, 115) diye buyurmaktadır. Eğer bağy lafzı kullanılıp bununla da övülen kısmı kastedilecek olursa, çoğunlukla ona fazladan "te" harfi de eklenerek kullanılır. Nitekim yüce Allah: "O halde rızkı Allah katında arayın (febteğu)."(Ankebut, 17) buyruğu ile "Şayet Rabbinden umduğun bir rahmet arayarak (ibtiğa) onlardan yüz çevirirsen ... "(İsra, 28) diye buyurmuştur. Başkaları ise bağy, haksız yere taşkınlık etmek, üstünlük sağlamaya çalışmak demektir, demiştir. "Müslüman ya da kafir aleyhine şerri kışkırtmayı terk etmek." Başlıktan sonra Buhari, Aişe radıyallilhu anhil'nın, Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e büyü yapılması olayı ile ilgili hadisi zikretmektedir. İbn Battal der ki: Sözü edilen ayet-i kerimeler ile başıMa yer alan hadisin bir arada anlaşılması şöyle olur: Şam yüce Allah, bağyi (taşkınlık etmeyi) yasaklayıp bağyin zararının ancak bağy eden kimseye döneceğini bildirerek kendisine haksızlık (bağy) edilene yardım etmeyi garantilediği için, kendisine karşı bağyedilen kimsenin de yüce Allah'ın, kendisine bağy edilen kimseleri affetmek sureti ile yapacağı ihsandan ötürü Allah'a şükretmesi gerekir. İşte Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem de bu emre uyarak kendisine büyü yapan kimseyi cezalandırma gücüne sahip olmakla birlikte cezalandırmamıştır. ---İbn Battal'dan özetle yapılan nakil burada sona ermektedir

...
Referans:78 6063