Sahih-i Buhari

...

(79) Kitāb: İzin İsteme

(79) ...

Abdullah r.a.'dan rivayete göre; "Rasuluilah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: Üç kişi beraber oldukları takdirde üçüncüsünü dışarıda bırakarak ikisi kendi aralarında gizlice konuşmasın." Fethu'l-Bari Açıklaması: "Üçüncüyü dışarıda tutarak iki kişi kendi arasında gizlice konuşmaz" Yani bu iki kişi kendi aralarında gizlice konuşmamalıdırlar. Yüce Allah: "Ey iman edenler! Birbirinizle gizlice konuştuğunuz zaman günah, düşmanlık ve Nebie isyan ile fısıldaşmayın ... O halde mu'minler yalnız Allah'a tevekkül etsinler."(Mücadele, 9-10) Bu iki ayeti zikretmekle, hadisin mefhumundan caiz olduğu anlaşılan gizlice konuşmanın, günah ve düşmanlık hakkında olmaması kaydı ile caiz olduğuna işaret etmektedir. "Ve yüce Allah'ın: "Ey iman edenler! Rasule gizli bir şey söyleyecek olursanız, bu gizli konuşmanızdan önce bir sadaka verin ... Allah her yaptığınızdan haberdardır. "(Mücadele, 12-13) buyruğu." Tirmizi, Ali'den bu buyruğun neshedildiğine dair hadis rivayet etmiştir. Süfyan İbn Uyeyne de Cami'inde Asım el-Ahvel'den şöyle dediğini rivayet etmektedir: Bu ayet nazil olunca, Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem ile gizlice konuşacak bir kimse mutlaka bir sadaka verirdi. Onunla gizlice ilk konuşan kişi Ali İbn Ebi Talib olmuştu. Bunun için de bir dinar sadaka vermişti. Daha sonra bu hususta ruhsat bildiren: "Madem ki yapmadınız -ki Allah tevbenizi kabul etmiş bulunuyor- o halde ... "(Mücadele, 13) buyruğu ile ruhsat nazil oldu. Bu hadis, ravileri sika olan mürsel bir hadistir. Nebie merfu olarak bir başka şekilde Ali'den de rivayet edilmiştir. Bunu Tirmizi, sahih olduğunu belirterek İbn Hibban ve İbn Merduye Ali İbn Alkame yoluyla Ali'den diye rivayet etmiştir. Buna göre Ali r.a. dedi ki: "Bu ayet nazil olunca, Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem bana: Ne dersin, bir dinar (sadaka versinler mi), dedi. Ben: Buna g0.çleri yetmez, dedim. Bu sefer: Yarım dinar hakkında ne dersin, dedi. Ben: Buna da güçleri yetmez dedim. O halde ne kadar olsun, diye sordu. Ben bir arpa ağırlığı kadar, dedim. Allah Resulü: O pek az bir miktardır, dedi. Daha sonra "madem ki çekindiniz ... " ayet i nazil oldu. Ali: Benim sayemde bu ümmetin yükü hafifletildi, dedi

...
Referans:79 6288