Sahih-i Buhari
...
(87) Kitāb: Kan Parası (Ad-Diyat)
(87) ...
Humeyd şöyle demiştir: "Adamın biri Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in evine baktı. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem ona bir tarak doğrulttu." Humeyd'e "Bunu sana kim rivayet etti?" diye sordum. "Enes b. Malik" diye cevap verdi. Fethu'l-Bari Açıklaması: "Sultana (hakime) başvurmaksızın hakkını alma." Yani bir kimsenin hakimin hükmü olmadan borçlusundan alacağını alması. "Veya kısas etme" yani bir kimsenin bir başkasını kısasen öldürmeye veya organını kısas ettirmeye hakkı doğsa durumunu hakime arzetmesi şart mıdır yoksa hakime müracaat etmeksizin hakkını alması caiz midir? Yukarıdaki başlıkta geçen "sultan" kelimesinden maksat hakimdir. İbn Battal şöyle demiştir: Fetva veren imamlar hiç kimsenin hakime (sultan) müracaat etmeksizin hakkını kısasen almasının caiz olmadığı noktasında ittifak etmişlerdir. İbn Battal şöyle devam eder: Bilginler daha önce ayrıntısı geçtiği üzere bir kimsenin kendi kölesine had cezası uygulayıp, uygulayamayacağı konusunda ihtilaf etmişlerdir. İbn Battal şöyle devam eder: Hakkını almaya gelince, bilginlere göre -yakında açıklayacağımız üzere- bir kimsenin alacağı malolduğu ve karşı taraf da bunu inkar ettiği ve elinde de ispat edecek bir beyyine bulunmadığı takdirde hakkını o kişiden alması caizdir. İbn Battal bundan sonra yukarıda yer verilen hadise "Bu ifade, insanların özel hayatlarından haberdar olmayı caydırma ve bunu yapana ağır bir ifade kullanma tarzında söylenmiştir" diye cevap vermiştir. Bizim kanaatimize gelince, İbn Battal'ın sözünü ettiği ittifak, sanki İsmail el-Kadl'nin Nüshatu Ebi'z-Zinad'da görüşlerine başvurulan fıkıh bilginlerinden naklettiği ifadeye dayanır gibidir. Bu eserde şöyle denilmektedir: Bir kimsenin hakime başvurmaksızın had cezalarından herhangi birini uygulaması uygun değildir. Ancak bir kimsenin kendi kölesine zina haddini uygulaması mümkündür. Bu Ebü'z-Zinad zamanında Medinelilerin ittifakından ibarettir. Buna verilecek cevaba gelince, İbn Battal yukarıdaki haberin zahirine göre amel edilmez demek istiyorsa bu bizce tartışılır. "İznin olmadan." Bu cümle izin verilerek evin içine bakmayı hüküm dışına çıkarmaktadır. "Gözünü çıkarsan" İbnü'l-Katta' "fekae" fiilinin gözünün ışığını giderdi anlamına geldiğini söylemiştir. "......." Günah veya hesaba çekilme anlamındadır. "Ona bir tarak doğrulttu" yani tarağını ona doğru doğrulttu demektir. Arapçada "tasvıb" oku hedefine yöneltmek demektir. "Tesdıd" de aynı manadadır. Nitekim şu meşhur beyitte kelime bu anlama kullanılmıştır: Atıcılık öğretiyorum ona her gün Ateş etti bana pazıları güçlendiği gün
Referans | : | 87 6889 |