Sunan Ibn Majah

...

(10) Kitāb: The Chapters on Divorce

(10) ...

Seleme bin Sahr el-Beyazî (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Ben (helalim olan) kadınlara karşı çok şehvetli bir adamdım. Benim kadar helali ile temasta bulunan bir erkeğin varlığını sanmıyorum. Bu durumum dolayısıyla Ramazan ayı girince, (gündüzleri bir hataya düşmemek için) Ramazan ayı çıkıncaya kadar karımdan zıhar'da bulundum. Bir gece karım benimle konuşurken onun şehvet getirici bir tarafı açılıp o yere gözüm ilişti. Bunun üzerine ben de karımın üstüne atlayıp temasta bulundum. Sabah olunca kavmimin yanına gidip başımdan geçeni anlattım ve: Benim için (bu durumu) Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e sorun, diye ricada bulundum. (Fakat) Onlar: Biz bunu yapacak değiliz. (Çünkü) bunu yaptığımız zaman, (bakarsın) Allah, hakkımızda ayet gönderir veya hakkımızda Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in bir kavli olur da bunun lekesi bizim üzerimizde kalır ve lakin, biz seni günahınla baş-başa bırakacağız. Sen git de halini Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e anlat, dediler. Seleme demiştir ki: Artık ben (onların yanından) çıktım ve nihayet Resûl-i Ekrem (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in huzuruna varıp başımdan geçen olayı O'na arzettim. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), bana: «Sen (mi) bu fiili işledin?» buyurdu. Ben de: (Evet) bunu yapan benim. Ve Ya Resûlallah! İşte ben (hazırım), Allah'ın benim aleyhimdeki hükmüne sabrederim, dedim. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) : «Şu halde bir rakaba (köle veya cariye)yi azad et», buyurdu. Seleme demiştir ki ben: (Ya Resûlallah!) Seni hak (din) ile gönderen (Allah)'a yemin ederim ki, kendi nefsimden başka hiç bir şeye malik değilim, dedim. Resûl-i Ekrem (Sallallahu Aleyhi ve Sellem); «O halde aralıksız iki ay oruç tut», buyurdu. Seleme demiştir ki, ben: Ya Resûlallah! Başıma gelen bela oruç tutmamdan başka bir sebeble mi geldi? dedim. Resûl-i Ekrem (Saİlallahu Aleyhi ve Sellem): «Bu durumda sen yetmiş yoksula sadaka ver veya yemek yedir», buyurdu. Seleme demiştir ki ben: Seni hak ile gönderen (Allah)'a yemin ederim ki, bu (geçen) gecemizi akşam yemeğimiz bulunmadığı halde geçirdik, dedim. Buyurdular ki: «Öyle ise Benî Zürayk (kabilesinin) zekat amili (memuru) na git de ona söyle, onların zekatını sana ödesin. Sen de (bundan) altmış yoksulu yedir ve kalanından yararlan,» Diğer tahric: Ahmed, Ebu Davud, Hakim, Tirmizi ve Beyhaki de bunu rivayet etmişıerdir. Hakim bu hadisin Müslim'in şartı üzerine sahih olduğunu, Tirmizi de bunun hasen - sahih olduğunu söylemişlerdir

...
Referans:10 2062