Sunan Ibn Majah
...
(32) Kitāb: Chapters on Dress
(32) ...
- Bāb: ...
- باب ...
Âi§e (r.a.)'dan; Şöyle demiştir: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem nakışlı bir siyah abâ içinde namaz kıldı. Sonra buyurdu ki: Bu aba'nın nakışları beni meşgul etti. Bunu Ebû Cehm'e (geri) götürün ve bana onun enbicâniyesini getirin
- Bāb: ...
- باب ...
Ebû Bürde (bin Ebî Musa el-Eş'arî) (r.a.)'dan; Şöyle demiştir: Ben, Âişe (r.anhâ)'nın yanına girdim. O, Yemen'de dokunan tok kumaştan mamul bir izâr ve mülebbede denilen (yâni çok yamalanmakla keçelenmiş gibi olan) şu elbiselerden bir kaftanı benim için çıkar (ıp göster) di ve bana yemin ederek: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem bu iki elbise içinde vefat etti, dedi
- Bāb: ...
- باب ...
Ubade bin es-Sâmit (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem bir semle (car - ihram) içinde namaz kıldı, (carın küçüklüğü dolayısıyla düşmemesi için) onu bağlamıştı. Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Ravi Halid'in Ubade bin es-Samit (r.a.)'den hadis işitmesi sabit değildir. Ebu Naim de demiş ki: Halid, Ubade ile görüşmemiş ve ondan hadis işitmemiştir. Ravi el-Ahvas bin Hakim de zayıftır
- Bāb: ...
- باب ...
Enes bin Mâlik (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Ben, Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in beraberinde idim. O'nun üstünde saçağı kalın Necrân mamulü bir ridâ vardı
- Bāb: ...
- باب ...
Âişe (r.anha)'dan rivayet edildiğine göre şöyle demiştir: Ben, Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in herhangi bir kimseyi sövdüğünü ve O'nun için bir elbisenin durulduğunu görmedim. Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bunun senedinde Abdullah bin Lehia vardır. Bu ravi zayıftır
- Bāb: ...
- باب ...
Sehl bin Sa'd es-Sâidî (r.a.)'dan; Şöyle demiştir: Bir kadın, Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e bir bürde getirdi. (Sehl: Bürde nedir? diye —orada bulunanlara — sordu —da sözüne devamla — Bürdedir —yâni ihram gibi dikişsizdir— diye sorusunu kendisi cevabladı.) Bürdeyi getiren kadın : Yâ Resûlallah, bu bürdeyi sana giydireyim diye kendi elimle dokudum, dedi. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) de bürdeyi aldı. Zâten kendisinin böyle bir bürdeye ihtiyacı vardı. Sonra Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) o bürdeyi izâr (yâni belden aşağı vücûduna sarmış) olarak giyip (evden) yanımıza çıktı. Sonra falan oğlu falan (Sehl'in o gün ismini söylediği bir adam) gelerek: Yâ Resulallah, bu bürde ne güzeldir! Bunu bana giydir, dedi. Resul-i Ekrem (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) de: Peki buyurdu. Sonra eve girince bürdeyi dürüp o adam'a gönderdi. Orada hazır olan cemâat adama: Vallahi sen iyi etmedin. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e bu bürde ihtiyacı olarak giydirildi. Sonra sen kendisinin bir şey isteyen hiç bir kimseyi reddetmediğini bildiğin halde Ondan bürdeyi istedin, dediler. Adam da (bu yadırgamaya karşılık): Vallahi ben bu bürdeyi giymek için istemedim. Ve lâkin (öldüğümde) kefenim olsun diye istedim, dedi. Sehl demiştir ki: Sonra bu zât'ın vefat ettiği gün hakikaten o bürde onun kefeni oldu
- Bāb: ...
- باب ...
Enes (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in elbise ve yamalanmış ayakkabı giyiniş ve cidden sert elbise giymiştir. Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bunun senedinde Nuh bin Zekvan bulunur. Bu ravi zayıftır. Bakıyye isimli ravi de tedlisçi olup bu hadisi an'ane lle rivayet etmiştir
- Bāb: ...
- باب ...
Ebû Ümâme (el-Bâhilî) (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Ömer bin el-Hattab (r.a.) yeni bir elbise giydi ve: Avretimi örten ve kıyafetimi iyi düzenleyen, elbiseyi bana giydiren Allah'a haradolsun, dedikten sonra; ben Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den şöyle buyururken iş ittim: «Kim yeni bir elbise giyip; الْحَمْدُ لِلّهِ الَّذِي كَسَانِي مَأُوَارِي بِهِ عَوْرَتِي وَأَتَجَمَّلُ بِهِ فِي جَلْوَتِي. der, sonra eskittiği veya (bedeninden) attığı elbiseye gidip onu sadaka ederse; diri ve ölü iken (yâni dünyada ve âhirette) Allah'ın himayesinde, Allah'ın muhafazasında (korumasında) ve Allah'ın sitrinde (örtüsünde) olur. Bunu üç defa tekrarlar
- Bāb: ...
- باب ...
İbn-i Ömer (r.a.)'dan rivayet edildiğine göre: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Ömer (bin el-Hattâb)'ın üzerinde beyaz bir entari gördü ve: Senin bu elbisen yıkanmış (mı), yoksa yeni midir? buyurdu. Ömer de: Hayır (yeni değil). Fakat yıkanmıştır, dedi. Resûl-i Ekrem: «Yeni bir elbise giy (giyesin), hamdedici olarak yaşa ve şehid olarak öl,» buyurdu. Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bunun senedi sahihtir. Ra.vi Hüseyin bin Mehdi el-Eyli'yi İbn-l Hlbban sıka raviler arasında anmıştır. İbn-i Huzeyme de kendi Sahlh'inde ondan rivayette bulunmuştur. Senedin kalan ravİlerin rivayetleri Buhar! ve Müsllm'de mevcuttur
- Bāb: ...
- باب ...
Ebû Saîd-i Hudrî (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) iki çeşit giyinişi yasaklamıştır. O giyinişler iştimal-ı samına (denilen kıyafet) ve kabaları üzerinde oturup bacakları dikerek avret yeri örtüsüz kalacak şekilde tek bir elbiseye sarınmaktır
- Bāb: ...
- باب ...
Ebû Hureyre (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) iki çeşit giyinişi yasaklamıştır: İştimâl-i sammâ (denilen giyiniş) den ve kabaları üzerinde oturup bacakları dikerek avret yerini semâya doğru açarak (yani avret yerini örtüsüz bırakarak) tek bir elbiseye sarınmaktan
- Bāb: ...
- باب ...
Âİşe (r.anha)'dan; §öyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) iki çeşit giyinişi yasaklamıştır: İştimâl-i sanıma (denilen kıyafet) ve avret yerini semâya doğru açtığın (yâni örtüsüz bıraktığın) halde kabaların üzerinde oturup bacakları dikerek tek bir elbiseye sarınmak. Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Aişe (r.anha)'nın hadisi sahih olup ravileri sika zatlardır. Ravi Sa'd bin Said, Yahya bin Said el-Ensari'nin kardeşidir. Müslim onun rivayetlni delil saymıştır
- Bāb: ...
- باب ...
Ebû Bürde (bin Ebî Mûsâ el-Eş'arî) (r.a.)'dan; Şöyle demiştir: Babam (Ebû Mûsâ el-Eş'arî bir gün) bana şöyle dedi: Ey oğulcuğum! Biz Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ile beraber iken, üzerimize yağmur yağdığı zaman eğer sen yanımızda olsaydın bizim (elbise) kokumuzu koyun kokusu zannederdin
- Bāb: ...
- باب ...
Ubâde bin es-Sâmit (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) kolları dar, yünden mamul bir Rûmî cübbeyi giymiş olarak bir gün (evden) yanımıza çıktı ve o cübbeyle bize namaz kıldırdı. Üzerinde o cübbeden başka (elbiseden) bir şey yoktu. Not: Zevaid'de şöyle denilmlştir: Ben derim ki: El-Hafız Ebu Naim; Halid'in Ubade'ye rastlamadığını ve ondan hadis işitmediğlni söylemiştir. Ebu Hatim de aynı şeyi söylemiştir. Ravi el-Ahvas da zayıftır
- Bāb: ...
- باب ...
Selmân-i Fârisî (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bir defa) abdest almış ve sonra üstündeki yün cübbeyi çevirip onunla yüzünü kurulamıştır. Not: Zevaid'de şöyle denilmlştir: Blmun senedinde Mahfuz bin Alkams, Selman'dan rivayet etmiştir. Tehzib'u, belirtildiği gibi bu rivayetin mUrsel olduğu söylenmiştir. Senedin kalan rı\vtlerl sıka., yani güvenilir zatlsrdır
- Bāb: ...
- باب ...
Enes bin Mâlik (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Ben, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i davar sürüsünün kulaklarını nişanlarken gördüm ve O'nu bir kisâ (dikilmiş elbise) yi bedeninin belden aşağı giymiş olarak gördüm
- Bāb: ...
- باب ...
İbn-i Abbâs (r.a.)'dan rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir: «Elbisenizin en hayırlısı beyaz renkli olanıdır. Bu itibarla beyaz elbise giyiniz ve ölülerinizi beyaz renkli kefenle tekfin ediniz
- Bāb: ...
- باب ...
Semure bin Cündüb (r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir: «Elbisenin beyaz olanını giyiniz.Çünkü beyaz elbise daha temiz ve daha güzeldir.»
- Bāb: ...
- باب ...
Ebü'd-Derdâ (r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: «Kabirlerinizde ve mescidlerinizde Allah'ı ziyaret etmenize en güzel elbise —kefen— şüphesiz beyaz olanıdır.» Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bunun senedi. zayıftır. çünkü Şurayh bin Ubeyd, Ebü Derda'dan hadis işitmemiştir. Bu durumu et-Tehzib yazarı bu kitabında açıklamıştır
- Bāb: ...
- باب ...
İbn-i Ömer (r.a.)'dan rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: «(Giydiği) elbiseyi kibirden dolayı (yerde) sürükleyen kimse'ye Allah kıyamet günü bakmaz (veya rahmet etmez).»
- Bāb: ...
- باب ...
Ebû Saîd-i Hudrî (r.a.)'den rivayet edildiğine göre ; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir: «Kim izârını kibir'den dolayı (yerde) sürûklerse Allah ona kıyamet günü bakmaz (veya rahmet etmez).» Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: İbn-i Ömer (r.a.)'ın hadisi Buharİ ve Müslim'de mevcuttur (yani müellifimizin 3569. hadisi), Lakin Ebi Said (r.a.)'ın hadisini yalnız İbn-i Maceh rivı\yet etmiştir. Bunun senedinde Atiyye bin Sa'd el-Avfi Ebu'I-Hasan bulunur. Bu ravi zayıftır
- Bāb: ...
- باب ...
Ebü Hureyre (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Kureyş'ten bir genç topuklarından aşağıya sarkık (vaziyette giydiği) elbisesini (yerde) sürükleyerek Ebû Hureyre'nin yanından geçti. Bunun üzerine Ebû Hureyre: Ey kardeşimin oğlu, ben, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den şu hadîsi buyururken işittim: «Kim kibir'den dolayı elbisesini (yerde) sürûklerse Allah ona kıyamet günü bakmaz (veya rahmet etmez).»
- Bāb: ...
- باب ...
Huzeyfe (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) benim baldırımın veya onun baldırının adalesi (yâni çok etli kaba kısmı) nın aşağısını tutarak: İzârın yeri (yâni uzatılacağı yer) burasıdır. Eğer (bundan imtina) edersen (yâni daha da uzatmak istersen) bunun aşağısına in, şayet (bundan) imtina edersen onun da aşağısına in. Eğer (bu kadardan) imtina edersen (yâni daha da uzatmak istersen), İzârın topuklarda hakkı yoktur (yâni izar topukları örtmemelidir). Huzeyfe'nin. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den rivayet ettiği bu hadîsin mislini ... senediyle Ali bin Muhammed bize rivayet etmiştir
- Bāb: ...
- باب ...
El-Ala bin Abdirrahman'ın babası (Abdurrahmân bin Yâkûb el-Cühenî) (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Ben, Ebu Saîd(-i Hudri) (r.a.)'a: Sen izar hakkında Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den bir şey işittin mi? diye sordum. Ebû Said: Evet. Ben, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den şöyle buyururken işittim: «Mu'minin izârının uzunluğu baldırlarının ortalarına Kadardır. Bununla topuklar arasında olan izâr de ona günah yoktur. Topuklardan aşağı olan ateştedir. O üç kez şöyle buyurdu: Allah (giydiği), izârını kibirlenerek (yerde) sürükleyen kimseye bakmaz.»
- Bāb: ...
- باب ...
El-Müğîre bin Şu'be (r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir: «Yâ Süfyân bin Sehl İzârını (topuklardan aşağıya) sarkıtma. Çünkü Allah İzârını (topuklardan aşağıya) şarkıtanları kesinlikle sevmez.»" Not: Zevaid'de şöyle den!lmiştir: Bunun senodi sahlh olup ravileri güvenilir zatlardır
- Bāb: ...
- باب ...
Ümmü Seleme (r.a.)'dan; Şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e kamîs (uzun gömlek) ten daha sevimli bir libas olmadı
- Bāb: ...
- باب ...
Sâlim'in babası (Abdullah bin Ömer) (r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: «Îsbâl (yâni yasak olan elbise sarkıtma - uzatma işi) izâr (yâni bedenin belden aşağısını örten elbise) de, kamîs (uzun gömlek-entari) de ve sarıktadır. Kim (giydiği elbiseden) bir şeyi kibirlenerek sürüklerse Allah kıyamet günü ona bakmaz.» (Müellifin şeyhi) Ebû Bekir (bin Ebî Şeybe) demiştir ki t Ben (râvi) İbn-i Ebî Revvâd'ı tanımam
- Bāb: ...
- باب ...
İbn-i Abbâs (r.a.)'dan; Şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), kolları ve boyu kısa kamis (gömlek - entari) giyerdi. Not: Zevâid'de şöyle denilmiştir: Bunun senedinde Müslim bin Keysân el-Kufl bulunur. Bu râvinin zayıflığı üzerinde ittifak edilmiştir. Senedin durumunun dönüm noktası bu râvl Üzerindedir. El-Bezzâr bu hadisi Enes (R.A.)'den rivayet etmiştir. Mamafih, Esma blnt-i es-Seken'in hadîsi bu hadisi teyid eder. Esmâ'nın hadisini Tirmizl rivayet ederek hasen olduğunu söylemiştir
- Bāb: ...
- باب ...
Kurre (bin Eyâs el-Müzenî) (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Ben, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in yanına vararak O'na bey'at ettim. O esnada O'nun gömleğinin düğmesi çözük (yâni iliksiz) idi. Urve demiştir ki: Ben bundan dolayı Muâviye'yi ve oğlunu kış ve yaz (mevsimlerin) de dâima (gömlek) düğmeleri çözük olarak gördüm
- Bāb: ...
- باب ...
Suveyd bin Kays (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) (Minâ'da elbise sattığımız esnada) yanımıza geldi ve bir uzun iç don pazarlık ederek Maden satın aldı
- Bāb: ...
- باب ...
Ümraü Seleme (r.a.)'dan; Şöyle demi§tir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e: Kadın, eteğinden ne kadarını (erkeğin eteğinden fazla) sarkıtır? diye soruldu. O: «Bir karış» buyurdu. Ben: O zaman (kadın yürüdüğünde) bedeninin bir kısmı (ayağı) açılır, dedim. O: «Bir zir'a (uzatılabilir). Kadın bundan fazla yapamaz» buyurdu
- Bāb: ...
- باب ...
İbn-i Ömer (r.a.)'dan; Şöyle demiştir: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in zevceleri için eteklerini bir zira (fazla) sarkıtmalarına izin verildi. Artık onlar bize gelirlerdi. Biz de onlar için kamışla bir zira ölçerdik
- Bāb: ...
- باب ...
Ebû Hureyre (r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Fâtime'ye veya Ümmü Seleme'ye: Senin eteğin bir ziradır,» buyurmuştur. Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bunun senedinde Ebü'l-Mühezzim bulunur. Bu ravinin zayıflığı üzerinde ittifak edilmiştir. Adı da Yezid bin Süfyan'dır. Aduun Abdurrahman olduğu da söylenmiştir
- Bāb: ...
- باب ...
Ai§e (r.anha)'dan rivayet edildiğine göre: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) kadınların etekleri hakkında: «(Erkeklerinkinden) bir karış (fazla sarkıtsınlar)» buyurdu. Bunun üzerine Âişe (r.anha): O zaman (kadınlar yürürken) baldırları (açığa) çıkar, dedi. O: «Şu halde bir zira (yeter),» buyurdu. Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bunun senedinde Ebü'l-Mühezzim bulunur. Bu ra.vinin durumu bıuıdan önceki hadisin notunda geçti
- Bāb: ...
- باب ...
Amr bin Hureys (r.a.)den; Şöyle demiştir: Ben, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i minber üzerinde hutbe okurken ve başında siyah bir sarık varken gördüm
- Bāb: ...
- باب ...
Câbir (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) (fetih yılı) başında siyah bir sarık olduğu halde Mekke'ye girdi
- Bāb: ...
- باب ...
İbn-i Ömer (r.a.)'dan rivayet edildiğine göre: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Mekke'nin fetih günü başında siyah bir sarık olduğu halde (Mekke'ye) girdi. Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bu hadisin ravisi Musa bin Ubeyde er-Ribzi zayıftır
- Bāb: ...
- باب ...
Amr bin Hureys (r.a.)'den; Şöyle söylemiştir; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), başında siyah bir sarık ve sarığın uçlarını omuzları arasına sarkıtmış vaziyette gözlerimin önündedir, sanki O'na bakıyorum
- Bāb: ...
- باب ...
Enes bfn Mâlik (r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir: «Kim dünyada ipek giyerse âhirette onu giyemez.»
- Bāb: ...
- باب ...
Berâ' (bin A'zİb) (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) (argaç ve erişi ipek olan) atlas, ipek ve (argaç ve erişi ipek olan) kalın atlası yasaklamıştır
- Bāb: ...
- باب ...
Huzeyfe (bin el-Yemân) (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ipek giymeyi ve altın (ziynet - kap kullanmayı) yasaklamış ve: «Altın dünyada kâfirleredir, âhirette de bizedir», buyurmuştur
- Bāb: ...
- باب ...
Abdullah bin Ömer (r.a.)'dan rivayet edildiğine göre: Ömer bin el-Hattâb sırf ipekten mamul (satılık) bir kat elbise gördü ve: Yâ Resulallah, keşke bu elbiseyi (dışardan gelen) özel hey'etler ve Cum'a günü için (giymek üzere) satın alsan, dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): «Bunu ancak âhirette (ipek elbisede) hiç nasibi olmayan kimse giyer» buyurdu
- Bāb: ...
- باب ...
Enes bin Mâlik (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Zübeyr bin el-Avvâm ve Abdurrahmân bin Avf (r.a.)'a vücûdlanndaki uyuz hastalığı nedeniyle ipek gömlek giymelerine izin verdi
- Bāb: ...
- باب ...
Ebu Osman en-Nehdî (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Ömer (bin el-Hattab) (r.a.) ipek ve dibâç (yâni ipekten mamul atlas) ı yasaklardı. Yalnız şu kadar olanı müstesna diyerek bir parmağı sonra, ikinci parmağı, sonra üçüncü parmağı ve daha sonra dördüncü parmağıyla işaret etti ve: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem bizi ipekten men ederdi, dedi
- Bāb: ...
- باب ...
(Ebû Bekr-i Sıddîk'ın kızı) Esmâ'nın mevlâsi Ebû Ömer (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Ben, İbn-i Ömer (r.a.)'ın bir âlem'i (yâni ipekten nakış - biye gibi bir parçası) olan bir sarık satın aldığını ve celemeyn (denilen yün makasını) isteyerek o âlem'i kestiğini gördüm. Sonra Esmâ'(bint-i Ebı Bekir)'in yanına giderek bu durumu ona anlattım. Bunun üzerine Esma: Hayret Abdullah'a! Ey câriye, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in cübbesini getir, dedi. Câriye de yenlerine, yakasına ve yırtmaçlarına dibac (argacı ve erişi hâlis yünden mamul atlas) geçirilmiş bir cübbe getirdi, (ve Esma' şöyle dedi: Âişe vefat edinceye kadar bu cübbe onun yanında idi. O vefat edince cübbeyi ben aldım ve Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bunu giyiyordu. Biz bu cübbeyi hastalar için yıkıyoruz. Onun (bereketi) ile (Allah'tan) şifâ dileniyor
- Bāb: ...
- باب ...
Alî bin Ebî Tâlib (r.a.j'den; Şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bir ipek kumaşı sol eline ve bir parça altını sağ eline aldı, sonra bunları elleriyle havaya kaldırarak (halk'a göstererek): «Şu iki şey ümmetimin erkeklerine haram, kadınlarına helaldir,» buyurdu
- Bāb: ...
- باب ...
Alî (bin Ebî Tâlib) (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Erişi veya argacı ipekten olan bir kat elbise Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e hediye edildi. O da bana gönderdi. Bunun üzerine ben Onun yanına vararak: Yâ Resûlallah! O elbiseyi ne yapayım? Onu giyeyim (mi) ? dedim. O: «Hayır (giyme) ve lâkin onu (parçalayıp) baş örtüleri yap ve Fâtimeler arasında (taksim et)», buyurdu. (Ben de öyle yaptım)
- Bāb: ...
- باب ...
Abdullah bin Amr (bin el-Âs) (r.a.)'dan; Şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) (bir gün) bir elinde ipekten bir elbise ve diğer elinde bir altın olduğu halde yanımıza çıktı ve: «Şüphesiz bu iki şey ümmetimin erkeklerine haram kılındı, kadınlarına helâldir», buyurdu. Not: Zevaİd'de şöyle denilmiştir: Bunun senedinde Abdurrahman bin Rafl bulunur. Kendisinden bir takım münker hadisler rivayet olunmuştur. İbn-i Hibbân: Onun hadisleri Abdurrahman bin Ziyâd bin En'am'ın rivayetinden olduğu zaman delil sayılmaz. Rivâyetlerindeki münkerlik râvi Abdurrahman bin Ziyad'dan dolayıdır, demiştir. Ebû Hâtera de: O, yani Abdurrahman bin Rafİ, hadisi münker olan bir şeyhtir, demiştir
- Bāb: ...
- باب ...
Enes (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Ben, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in kızı Zeyneb üzerinde çubuklu ipekli kumaştan bir gömlek gördüm
- Bāb: ...
- باب ...
Berâ (bin Âzib) (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) saçlarını tarayarak kırmızı bir hülle içinde iken O'ndan daha güzel hiç kimseyi görmedim
- Bāb: ...
- باب ...
Büreyde (bin el-Husayb) (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Ben, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i hutbe okurken gördüm. Hasan ve Hüseyin (r.a.) geldiler, üzerlerinde iki kırmızı gömlek vardı, düşe kalka yürüyorlardı. Bunun üzerine Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) (minberden) indi ve onları alıp kucağına koydu. Sonra: «Allah ve Resulü doğru söylediler, = Şüphesiz mallarınız ve evlâdınız bir sınamadır ve büyük sevap Allah katandadır.» (Teğabun 15) Ben bunları gördüm de sabredemedim, buyurdu. Sonra hutbesine devam etti
- Bāb: ...
- باب ...
İbn-i Ömer (r.a.)'dan rivayet edildiğine göre: Kendisi Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in müfeddem elbiseyi yasakladığını söylemiştir. Râvî Yezîd demiş ki t Ben el-Hasan'a t Müfeddem nedir? diye sordum. EI-Hasan dedi ki: Müfeddem, aspur ile doyasıya boyanmış olan (kumaş elbise) dir. Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bunun senedi sahih olup ravileri sika, güvenilir zatlardır
- Bāb: ...
- باب ...
Ali (r.a.)'den rivayet edildiğine göre şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) beni aspurla boyanmış olan (kumaş, elbise) den menetti. Ben O'nun sizi menettiğini söylemem
- Bāb: ...
- باب ...
Amr bin Şuayb'ın dedesi (Abdullah bin Amr bin el-Âs) (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Biz, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ile bareber Ezâhır dağ yolundan geliyorduk. Bir ara Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bana dönüp baktı. Benim üstümde aspurla boyanmış dikişsiz bir car (veya ince yumuşak bir elbise) vardı. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) (üstümdeki elbiseye işaretle): «Bu nedir?» buyurdu. Ben Onun bundan hoşlanmadığını anladım. Sonra ev halkımın yamna vardım. O sırada onlar tandırlarını ateşleyerek kızdırıyorlardı. Ben o elbiseyi tandıra attım. Ertesi gün O'nun huzuruna gittim. O: «Yâ Abdullah! O elbiseyi ne yaptın ?» buyurdu. Ben de O'na (durumdan) haber verdim. Bunun üzerine buyurdu ki: «O elbiseyi aile ferdlerinin bâzısına giydirmeliydin. Çünkü kadınların böyle elbiseyi giymelerinde bir günah yoktur» buyurdu
- Bāb: ...
- باب ...
Kays bin Sa'd (r.a.)'dan; Şöyle demiştir: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bize geldi. Biz O'nun İçin (yıkanıp) serinleneceği su koyduk. O da yıkandı. Sonra ben O'na san bir çarşaf götürdüm (onunla kurulandı). Sonra ben O'nun karın kıvrımları üzerinde vers (yâni çarşaftaki Yemen za'feranı bitkisin) in izini gördüm
- Bāb: ...
- باب ...
Amr bin Şuayb'in dedesi (Abdullah bin Amr bin el-Âs) (r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir: «Yeyiniz, içiniz, sadaka veriniz ve giyininiz, buna israf veya kibir karışmadıkça.»
- Bāb: ...
- باب ...
İbn-i Ömer (r.a.)'dan rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir: «Kim meşhur olmaya vesile olan bir elbise giyerse, Allah kıyamet günü o kimseye zillet elbisesini giydirir.»
- Bāb: ...
- باب ...
Abdullah bin Ömer (r.a.)'dan rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir: «Kim dünyada meşhur olmaya vesile olan bir elbise giyerse Allah kıyamet günü o kimseye bir zillet elbisesini giydirir, sonra o elbise içinde bir ateş alevlendirir.»
- Bāb: ...
- باب ...
Ebû Zer' (r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: «Kim bir şöhret elbisesini giyerse, Allah o kimseden yüz çevirir (yâni rahmet nazarıyla bakmaz), nihayet onu alçaltacağı zaman alçaltır.» Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bu hadisin senedi hasen'dir. Ravi el-Abbas bin Yezid'in güvenilirliği hakkında ihtilalolmuştur
- Bāb: ...
- باب ...
İbn-i Abbâs (r.a.)'dan; Şöyle demiştir: Ben, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den şu buyruğu işittim: «Hangi deri tabaklanırsa temizlenmiş olur.»
- Bāb: ...
- باب ...
Meyroune (r.anhâ)'dan; Şöyle demiştir: Meymûne (yâni kendisi) nin âzadh bir cariyesine sadaka (malın)-dan verilmiş olan bir davar ölmüş iken yanından O, yâni Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) geçti ve: «Bunun derisini alıp tabakladıktan sonra ondan istifade etmeliydiler (yâni niçin böyle yapmadılar) ?» buyurdu. Orada bulunanlar: Yâ Resûlallah, bu davar murdardır (yâni boğazlanmadan ölmüş), dediler. Resûl-i Ekrem (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): «Ölü hayvan'ın yalnız yenmesi haram oldu» buyurdu
- Bāb: ...
- باب ...
Selmân (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Mu'minlerin analarından bazısının bir davarı vardı. Hayvan öldü. Sonra Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) hayvanın olduğu yerden geçti ve: «Sâhibleri bunun derisinden istifâde etseydiler yararlanma onlara zarar vermezdi (yâni günah olmazdı).» buyurdu. Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bunun senedinde Leys bin Selim bulunur. Bu ravi zayıftır
- Bāb: ...
- باب ...
Âişe (r.anha)'dan rivayet edildiğine göre şöyle söylemiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ölü hayvanların derilerinden tabaklandığı zaman yararlanmayı emretti
- Bāb: ...
- باب ...
Abdullah bin Ükeym (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Ölü hayvan'ın derisinden ve sinir telinden istifâde etmeyiniz, diye bize Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in mektubu geldi
- Bāb: ...
- باب ...
Abdullah bin Abbâs (r.a.)'dan; Şöyle demiştir: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in ayakkabısının tasması çift olan iki kıbâlesi (parmaklar arasına geçirilen tasmacık) vardı. Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bunun senedi sahih olup ravileri sıka, güvenilir zatlardır
- Bāb: ...
- باب ...
Enes (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in ayakkabısının iki kıbâlesi (parmaklar arasına geçirilen tasmacık) vardı
- Bāb: ...
- باب ...
Ebû Hureyre (r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir: «Biriniz ayakkabısını giyeceği zaman sağ ayağı ile başlasın, çıkaracağı zaman da önce sol ayağını çıkarsın.»
- Bāb: ...
- باب ...
Ebû Hureyre (r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir: Sîzden birisi tek bir ayakkabı, ne de tek bir mest ile (halkın gözü önünde) yürümez (yâni yürümesin). Ya ikisini birden çıkarsın (yalın ayak yürüsün), ya da her ikisinde yürüsün (yâni giyin.li yürüsün). Not: Zevâid'de şöyle denilmiştir : Bunun senedi sahih olup râvileri sıka zâtlardır. Bu hadisi müelliften başkası da rivayet etmiştir. Fakat müellif mesti ilave etmiş. Bu nedenle ben bu hadisi Zevâid nevine dâhil ettim
- Bāb: ...
- باب ...
Ebû Hureyre (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) adam'ın ayakkabısını ayakta giymesini yasaklamıştır
- Bāb: ...
- باب ...
Îbn-İ Ömer (r.a.)'dan rivayet edildiğine göre: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) adam'ın ayakkabısını ayakta giymesini yasaklamıştır. Not: Zevâid yazarı bu hadisin Zevâid nevinden olduğuna işaret etmiş, fakat senedin durumuna değinmemiştir
- Bāb: ...
- باب ...
Büreyde (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Necâşİ, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e sâde siyah renkli bir çift mest hediye etti. O da onu giydi
- Bāb: ...
- باب ...
Ebû Hureyre (r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: «Yahudiler ve Hiristiyanlar (ak sakallarım) boyamazlar. Siz onlara muhalefet ediniz.»
- Bāb: ...
- باب ...
Ebû Zer' (r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir: «Saç ve sakalın beyazlığını değiştirmek için kullandığınız en güzel şey kına ve ketemdır.»
- Bāb: ...
- باب ...
Osman (bin Abdillah) bin Mevhib (r.a.)'den; Şöyle demiştir: Ben, (Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in zevcesi) Ümmü Seleme (r.anha)'nın huzuruna çıktım. Osman demiştir ki t Ümmü Seleme, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in (saç- sakal) kıllarından kına ve ketem ile boyanmış bir kılı (sakladığı yerden) çıkarıp bana gösterdi
- Bāb: ...
- باب ...
Cabir (r.a.)'den; şöyle demiştir: (Ebu Bekr-i Sıddık'ın babası) Mekke'nin fethi günü Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in huzuruna getirildi. Onun başı -----ve----- sakalı da bir sağame (bitkisi) gibiydi. Bunun üzerine Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) «Bunu kadınlarından birine götürün de kadın bunun saçının rengini değiştirsin ve ve bunu siyah boyadan uzak tutunuz» buyurdu. Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bu hadisin aslını Müslim de rivayet etmiştir. Fakat musannefin rivayetine ait senedde Leys bin Selim bulunur. Bu raviyi cumhur zayıf saymıştır. Diğer tahric: Bu hadisi: Müslim, Ebu Davud ve Nesai tahric ettiler
- Bāb: ...
- باب ...
Suhaybu'l-Hayr (r.a.)'den rivayet edildiğine göre Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: «Ak saç ve sakalınızın rengini değiştirmekte kullandığınız en güzel renk şüphesiz şu siyah olanıdır, kadınlarınızı size daha fazla rağbet ettiricidir ve düşmanlarınızın kalblerine sizin için daha çok heybet - korku salıcıdır.» Not: Bu hadis, siyah boyanın yasaklığına dair hadise, ters düşer. O hadis, sened bakımından daha kuvvetlidir. Keza, iki hadis arasında muhalefet olduğunda yasaklayıcı olanı öncelik alır. Zevaid'de bunun senedinin hasen olduğu belirtilmiştir
- Bāb: ...
- باب ...
(Medineli Tabiilerden) Said bin Ebi Said'den rivayet edildiğine göre Ubey bin Cüreyc (r.a.), İbn-i Ömer (r.a.)'e: Sakalını vers (yani Yemen za'feran'ı) ile boyamış olarak seni görüyorum. diyerek bunun hükmünü sormuş. İbn-i Ömer de: Sakalımı sarı'ya boyamama gelince, sebebi şudur: Ben Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in sakalını sarıya boyadığını kesinlikle gördüm, diye cevap vermiştir
- Bāb: ...
- باب ...
İbn-i Abbas (r.a.)'den şöyle demiştir: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ak saç ve sakalını kına ile boyamış bir adam'ın yanından geçti ve: «Bu ne güzeldir,» buyurdu. Sonra saç ve sakalını kına ve ketem ile boyamış başka bir adam'ın yanından geçti ve «Bu ondan daha güzeldir,» buyurdu. Daha sonra saç ve sakalını sarıya boyamış bir adamın yanından geçti ve: «Bu o'nun hepsinden daha güzeldir.» buyurdu
- Bāb: ...
- باب ...
Ebu Cuhayfe (r.a.)'den; şöyle demiştir: Ben Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i gördüm. O'nun (sakalının) şurası beyazlaşmıştı. Yani Anfakası. (alt dudağı veya bura ile alt çenesi arası ağarmıştı)
- Bāb: ...
- باب ...
Humeyd (r.a.)'den; şöyle demiştir: Enes bin Malik'e Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) (saç sakalını) boyadımı diye soruldu. Enes: Sakalanın ön kısmında on yedi veya yirmi kadar saç telinden başka O saç sakal ağarmasını görmedi. diye cevap verdi. Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bu isnad sahih olup ravileri güvenilir zatlardır
- Bāb: ...
- باب ...
İbn-i Ömer (r.a.)'den; şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in (başında ve sakalında) beyazlaşan saç teli sayısı yirmi kadar oldu. Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bunun senedi sahih olup ravileri sika zatlardır
- Bāb: ...
- باب ...
Ümmü Hani (r.anha)'dan; şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Mekke'ye dört ğadiresi olduğu halde girdi. Ümmü Hani (ğadire ile) saç örgülerini kasdeder
- Bāb: ...
- باب ...
İbn-i Abbas (r.a.)'den; şöyle demiştir: Ehl-i Kitap saçlarını alınlarının üstüne salıverirlerdi. Müşrikler de ikiye ayırırlardı. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) de Ehl-i kitab'a uygun olmaktan hoşlanırdı. İbn-i Abbas demiştir ki: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bu nedenle perçemini alnının üstüne salıverdi, bir süre sonra saçını ikiye ayırıp aşağıya salıverdi
- Bāb: ...
- باب ...
Aişe (r.anha)'dan; şöyle demiştir: Ben Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in (saçını taradığımda) başının ortasından itibaren saçını ikiye bölerek sağ ve sol taraf'a salıverir, sonra perçemini alnının üstüne bırakırdım
- Bāb: ...
- باب ...
Enes (r.a.)'den rivayet'e göre Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in saç'ı recil (yani ne düz ne de kıvırcık değil, hafif dalgalı) bir saç idi. kulakları ile omuzları arasına kadar (uzun) idi. Diğer tahric: Bu Hadisi Buhari ve Müslim de tahric etti
- Bāb: ...
- باب ...
Aişe (r.anha)'dan; şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in onuzlarına ulaşan yan ve kulak yumuşaklığını geçen saç'ı oldu. Diğer tahric: Bu Hadis'i Ebu Davud ve Tirmizi de tahric etti
- Bāb: ...
- باب ...
Vail bin Hucr (r.a.)'den; şöyle demiştir: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) beni uzun saçım olduğu halde gördü ve: «sinek, sinek,» buyurdu. Ben de gidip hemen saçımı aldım. Sonra Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) beni gördü ve: «Ben seni kasdetmedim. Bununla beraber bu daha güzeldir,» buyurdu
- Bāb: ...
- باب ...
İbn-i Ömer (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Kendisi Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) kaza'dan nehyetti dedi. Ravi (Ömer bin Nafi'): Kaza' nedir diye (Nafi'e) sordu Ravi (Nafi): Çocuğun başından bir yerin saçını kazıyıp başka bir yerin saçını bırakmaktır, diye cevap verdi
- Bāb: ...
- باب ...
İbn-i Ömer (r.a.)'den; şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) kaza'i yasakladı
- Bāb: ...
- باب ...
İbn-i Ömer (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) gümüş bir yüzük edindi ve yüzüğe: Muhammeden Resulullah cümlesini nakşettirdi. Sonra «Hiç kimse benim bu yüzüğümün nakşını kendi yüzüğüne nakşetmesin,» buyurdu
- Bāb: ...
- باب ...
Enes bin Malik (r.a.)'den; şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bir yüzük yaptırdı sonra şöyle buyurdu: «Biz bir yüzük yaptırdık ve ona bir nakış (Muhammeden Resulullah yazısını) yazdırdık. Sakın hiç kimse onun nakşını kendi yüzüğüne nakşettirmesin.»
- Bāb: ...
- باب ...
Enes bin Malik (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) gümüşten bir yüzük edindi. Yüzüğün habeşi bir taşı vardı. Yüzüğün nakşı da: ''Muhammeden Resulullah '' yazısı idi
- Bāb: ...
- باب ...
Ali (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) altın yüzük kullanmayı yasak etmiştir
- Bāb: ...
- باب ...
İbn-i Ömer (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) altın yüzüğü yasak etmiştir
- Bāb: ...
- باب ...
Ümmü'l-Mu'minin Aişe (r.anha)'dan; şöyle demiştir: Necaşi, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e içinde habeşi kaşlı bir altın yüzük bulunan bir halkayı hediye etti. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) o altın yüzüğü bir çubukla veya parmaklarının bazısıyla aldı. Fakat ona iltifat etmedi. Sonra kızın kızın (ın yani Zeyneb'in) kızı Ümame bint-i Ebi'l-As'ı çağırdı ve: «Ey kızcağızım bununla ziynetlen,» buyurdu
- Bāb: ...
- باب ...
İbn-i Ömer (r.a.) Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), yüzüğünün kaşını avucunun iç tarafına koyardı
- Bāb: ...
- باب ...
Enes bin Malik (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), içinde habeşi bir kaş bulunan gümüş bir yüzük kullandı. Yüzüğünün kaşını avucunun içine koyuyordu
- Bāb: ...
- باب ...
Abdullah bin Ca'fer (bin Ebi Talib) (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) yüzüğü sağ eline takardı
- Bāb: ...
- باب ...
Ali (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) beni yüzüğü şu ve bu parmağıma takmaktan men etti, demiştir. Ravi demiştir ki: Ali küçük parmağı ve baş parmağını kasdetmiştir
- Bāb: ...
- باب ...
Ebu Talha (Zeyd bin Sehl) (r.a.)'den rivayet edildiğine göre Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: «İçinde köpek ve suret (yani canlı resmi, heykel) bulunan ev'e melek girmez.»
- Bāb: ...
- باب ...
Ali bin Ebi Talib (r.a.)'den rivayet edildiğine göre, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: «Şüphesiz melekler içinde köpek ve suret bulunan eve girmez.»
- Bāb: ...
- باب ...
Aişe (r.anha)'dan; şöyle demiştir: Cebrail (A.S.) Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e geleceğe bir saat hususunda Onunla sözleşti de Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i bir hayli bekletti. Bunun üzerine Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) çıktı. Ansızın Cebrail ile karşılaştı, Cebrail ayakta duruyordu. Bunun üzerine Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): «Seni girmekten men eden neditr?» diye sordu. Cebrail (A.S.): Evde şüphesiz bir köpek vardır. Halbuki biz içinde ne köpek ne de suret bulunan eve kesinlikle girmeyiz, dedi
- Bāb: ...
- باب ...
Ebu Ümame (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Bir kadın Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e gelerek kocasının bazı savaşlarda olduğunu O'na arz etti ve evinde bir hurma ağacının resmini yapmak için Ondan izin istedi. O kadını men etti veya nehyetti. Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bımun senedinde meyr bin Ma'dan var. Bu ravi zayıftır
- Bāb: ...
- باب ...
Aişe (r.anha)'dan şöyle demiştir: Ben bir sehvemi (yani küçük kilerimi) içinde suretler bulunan bir örtü ile örttüm. Sonra Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) gelince o örtüyü söktü. Bunun üzerine bende ondan iki yastık yaptım. Sonra da ben Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i o yastıklardan birisine yaslanmış olarak gördüm. Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bu hadisin senedinde Üsame bin Zeyd vardır ve onun zayıflığı üzerinde ittifak edilmiştir. Bu hadis Buhari'de de vardır. Ancak ''Bonra da ben Nebi (s.a.v.)'i o yastıklardan birisine yaslanmış olarak: gördüm'' mealindeki kısım orada yoktur. Bu fıkranın dışında kalan kısım buradaki gibidir
- Bāb: ...
- باب ...
Ali (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) altın yüzüğü ve misereyi (eğer yada palan minderi) yani kırmızı olan misereyi yasaklamıştır Diğer Tahric edenler: Tirmizi, Ebu Davud, Nesai ve Ahmed
- Bāb: ...
- باب ...
Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in sahabisi Ebu Reyhane (r.a.)'den; şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Kaplanlar('ın derilerini binek hayvanı üstüne veya eyer semer üstüne çekip onlar)'a binneyi men ederdi
- Bāb: ...
- باب ...
Muaviye (r.a.)'den; şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Kaplanlar(ın derilerini eyer ve semer üstüne çekmek veya binek hayvanı sırtına başka türlü atmak suretiyle onlar)a binmeyi men ederdi