Muwatta Malik

...

(41) Kitāb: Hudud

(41) ...

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Abdullah b. Ömer r.a.'den: «Yahudiler Resuluîlah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e gelerek kendilerinden bir erkekle bir kadının zina ettiğini haber verdiler. Bunun üzerine Resuluîlah Sallallahu Aleyhi ve Sellem kendilerine: «Tevratta recm karşılığında, ceza olarak ne var?» diye so­runca: «Zina edenlere meydan dayağı atılarak onları rezil ederiz» dediler. Bunu işiten Abdullah b. Selam «Yalan söylüyorsunuz, Tevrat'ta recm cezası vardır» dedi. Hemen Tevratı getirip açtılar. Biri elini recm. ayeti üzerine koyarak, önünü ve sonunu okumağa başlayınca, Abdullah b. Selam ona: «Elini kaldır» dedi. Elini kaldı­rınca, recm ayeti gözüktü, Bunun üzerine Yahudiler: «Doğru ya Muhammed, Tevratta recm ayeti vardır» dediklerinde, Resuluî­lah Sallallahu Aleyhi ve Sellem zina edenlerin recm edilmelerini emretti, recmolundular. İbn Ömer (r.a.) der ki: Recm edilen adamı gördüm, atılan taş lardan korumak için kadının üzerine eğiliyordu.» Diğer tahric: Buhari, Hudud; Müslim, Hudud; Şafiî, Risale, no:

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Said b. Müseyyeb'den: Eslem kabilesinden bir adam Ebu Bekir (r.a.)'e gelip: «(Kendi hakkında) bu rezil herif zina işledi» deyince Ebu Bekir (r.a.): «Bunu benden başkasına söyledin mi» dedi. Adam da: «Hayır» deyince Ebu Bekir (r.a.): «Allah'a tevbe et ve onun örtüsü ile örtün. (Allah'la kendi aranda gizli kalan günah ve suçunu başkalarına ifşa etme). Çünkü Allah kullarının tevbesîni kabul eder.» dedi. Adamın vicdan kendisine rahat vermedi de, Ömer b. Hattab'a (r.a.) gelip Ebu Bekir (r.a.)'e söylediğini ona da söyledi. Ömer (r.a.) da Ebu Bekir (r.a.) gibi cevap verince, yine vic­danı kendisine rahat vermeyip Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e geldi ve: «Bu hakir kul zina etti» dedi. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'de (cevap vermeyerek) ondan üç defa yüzünü çevirdi, (adam her defasında Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in yüzünü çevirdiği tarafa gelerek aynı şeyi tekrar ediyor), Resulullah da her defasında ondan yüzünü çeviriyordu. Adam daha fazla İsrar edince Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem evine haber gönderip: «Bu­nun bir hastalığımı var, yoksa deli mi?» diye sordu. Onlar da: «Hayır aklı ve sağlığı yerindedir» dediler. Bunun üzerine Resulul­lah Sallallahu Aleyhi ve Sellem: «Bekar mı, evli mi?» diye sordu. Onlar da: «Evli ya Resulullah» dediklerinde, Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem emir buyurdu, adam recmedildi

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Said b. Müseyyeb'den: Bana şöyle rivayet edildi: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem, Eslem kabilesinden Hezzal ismindeki şahsa: «Ey Hezzal! Sen elbisenle onu örtseydin (bunu gizli tu tsaydın), senin için daha hayırlı olurdu.» buyurdu. (Hadisin senedinde bulunan) Yahya b. Said der ki: Bu hadisi, içerisinde Eslem kabilesinden Hezzal oğlu Nuaym oğlu Yezid'in de bulunduğu bir meclisde rivayet ettiğimde, Yezid: Hezzal, benim dedemdir ve bu hadis de doğrudur dedi. Diğer tahric: Ebu Dnvud (Hudud), mevsul olarak rivayet etmiştir

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

İbn Şıhab şöyle rivayet etti: «Bir adam Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in zamanında zina ettiğini itiraf etti ve kendi aleyhine dört defa şehadette bulundu. Bunun üzerine Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem recmedilmesini emir buyurdu. Hüküm infaz edildi.» İbn Şihab: «işte bu sebeple kişi kendi aleyhindeki itirafından sorumlu tutulur.» dedi

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Abdullah b. Ebî Müleyke'den: Hamile bir kadın Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e gelerek zina yaptığını itiraf etti. Resuîulîah Sallallahu Aleyhi ve Sellem: «— Doğum yapıncaya kadar git» buyurdu. Kadın doğum yapıp Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'a gelince: «— Git (sütten kesinceye kadar) çocuğu emzir» buyurdu. Kadın da çocuğu sütten kesip yine Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'a gelince: «— Git çocuğu bakıp gözetecek birinin yanına bırak» dedi. Kadın çocuğu birinin yanma bırakıp gelince, Resulullah rec-medilmcsine hüküm verdi, kadın da taşlanarak öldürüldü. Diğer tahric: Müslim, Hudud

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Ebu Hureyre ve Zeyd b. Halid el-Cühenî rivayet ettiler: İki adam davalarını Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'a arzettiler. Onlardan biri: «—Ya Resulullah aramızda Allah'ın kitabıyla hükmet,» dedi. Ondan daha anlayışlı olan diğeri: «— Evet ya Resulallah! Aramızda Allah'ın kitabıyla hükmet ve konuşmam için bana müsaade buyur» dedi. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem: «— Konuş» deyince, adam şunları anlattı: «— Oğlum bunun yanında işçi (=asîO idi. Karısıyla zina etti. Bu hasmım oğlumun cezasının taşlanarak öldürülme olduğunu bana haber verince, ben yüz koyun ve bir cariye vererek oğlumu kurtardım. Sonra bunu bilenlere sordum. Onlar: Oğlunun cezası yüz kırbaçla bir yıl sürgündür. Bu adamın karısının cezası da reemdir diye fetva verdiler. Bunun üzerine Resulullah (s.a.v): «— Nefsim elinde olan (Allah)'a yemin ederim ki, aranızda elbette Allah'ın kitabiyle hükmedeceğim: Cariyenle koyunların sana iade olunacak, oğluna da yüz kırbaçla bir yıl sürgün cezası verilecektir» buyurdu. Oğluna yüz kırbaçla bir yıl sürgün cezası verdi. Üneys'e de diğer adamın karısına gitmesini, şayet suçunu itiraf ederse recmetmesini em­retti. Kadın suçunu itiraf edince onu recmetti. İmam Malik der ki: Hadiste geçen asif, ücretle çalışan kişi de­mektir. Diğer tahric: Buhari, Eyman; Müslim, Hudud

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Ebu Hureyre (r.a.)'den: «Sa'd b. Ubade Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e: «Ne buyurursun, hanımımı yabancı bir erkekle yakaladığımda dört şahit getirinceye kadar ona zaman mı tanıyayım?» deyince, Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem: «— Evet» dedi. Diğer tahric: Müslim, Lian

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Abdullah b. Abbas (r.a.)'dan: «Ömer b. Hattab (r.a.)'ı işitim, şöyle diyordu: Allah'ın kitabında evli olup da zina eden ve suçları delil veya gebelik ya da itirafla sabit olan erkek ve kadına recm cezası vardır

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Ebu Vakıd el-Leysî'den: Ömer b. Hattab (r.a.) Şam'da iken yanına bir adam gelip karısının yanında yabancı bir erkek gördüğünü söyledi. Bunun üzerine Ömer (r.a.), beni bu meseleyi sormak üzere adamın karısına gönderdi. Kadının yanına geldim. Yanında bir takım kadınlar vardı. Ona, kocasının Ömer b. Hattab'a anlattığı şeyi ve kocasının bu sözüyle kendisinin cezalandınlamıyacağım haber verdim ve suçu üzerine almaması için bir takım telkinde bulundum. Fakat kadın suçundan dönmeyi kabul etmeyip itiraf etmede direndi. Bunun üzerine Hz. Ömer, emir verdi ve kadın recmedildi

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Zeyd b. Eslem'den: «Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem zamanında bir adam zina yaptığını itiraf edince, Resulullah bir kırbaç istedi. He­men kendisine kırık bir kırbaç getirilince: «— Daha sağlamını» buyurdu. Bu defa budakları kesilmemiş yeni bir sopa getirilince: «— Biraz küçüğünü» buyurdu. Bu defa da budakları kesilmiş düzgün ve eğilebilen bir kırbaç getirilince Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem emretti, adam kırbaçlandı. Sonra Resulullah s.a.v. şöyle buyurdu: «— Ey insanlar! Allah'ın takdir ettiği cezalardan uzaklaşma zamanı geldi. Şu çirkin şeylerden birini kim işlerse açığa vurmasın, tevbe ve Allah'ın affıyla gizli kalsın. Zira kim gizlenmesi gereken şeyi açığa çıkarırsa, biz de Allah'ın kitabını (hükmünü) kendisine tatbik ederiz»

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Ebu Hureyre ve Zeyd b. Halid el-Cüheni (r.a.)'den: «Resu-lullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e evli olmayan cariye zina ederse buna ne ceza veri­lecek diye sorulunca: «Zina ederse kırbaçlayınız. Sonra yine zina ederse yine kırbaçlayınız. Sonra tekrar zina ederse sizde tekrar kır­baçlayınız. Daha sonra bir örme urgan (=dafîr) karşılığında da olsa onu satınız» buyurdu. Diğer tahric: Buhari, Buyu'; Müslim, Hudud İbn Şihab «Resulullah üçüncüden sonra mı yoksa dördüncü­den sonra mı satın buyurdu bilemiyorum», dedi. İmam Malik şöyle demiştir: Hadiste geçen dafîr kelimesi ip (~habl) demektir

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Nafi'den: Bir köle esir alınan cariyelerin bekçiliğini yapıyordu. Bunlardan birini zorlayarak onunla zina etti. Ömer b. Hattab köleyi kırbaçladı ve sürgün cezası verdi, cariyeyi kırbaçlamadı. Çünkü köle kendisini zorlamıştı

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Mahzum kabilesine mensup Ebu Rabia oğlu Ayyaş oğlu Abdullah'dan: Ömer b. Hattab, Kureyş gençleriyle bana da emretti. Devletin esir aldığı cariyelerden zina edenlere ellişer kırbaç vurduk

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Ebu'z-Zinad'dan: Ömer b. Abdulaziz bir köleye iffete iftira suçundan dolayı seksen kırbaç vurdu. Ebu'z-Zinad der ki: Abdullah b. Amir b. Rabia'ya bunu sordum. O da şöyle cevap verdi: Ben Ömer b. Hattab, Osman b. Affan ve bunlardan sonraki halifelere yetişdim. Bunlardan hiç birinin, iffete iftira suçundan dolayı köleye kırk kırbaçtan fazla vurduğunu görmedim

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Ebu Abdurrahman oğlu Rebia'den: Bir adam karısının cariyesini bir yolculuğunda beraberinde götürdü ve onunla münasebette bulundu. Karısı kıskandı. Ömer b. Hattab'a şikayet etti. Ömer (r.a.) adamı sorguya çekince: «— Cariyeyi karım bana bağışladı» dedi. Bunun üzerine Ömer (r.a.), «ya bana delil getirirsin ya da seni recmederim» deyince karısı cariyeyi kocasına bağışladığını itiraf etti

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Ebu Huseynin oğlu Abdurrahman oğlu Abdullah el-Mekki'den: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem «Ağaçtaki meyvenin ve dağdaki otlayan hayvanın çalınmasından dolayı el kesilmez. Ancak ağıldaki hayvan ve kurutulmak üzere sergi yerine serilmiş meyve çalınır da değeri kalkanın fîatına (üç dirhem) ula­şırsa o zaman el kesilir» buyurdu

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Abdurrahman'ın kızı Amre'den: Bir hırsız Hz. Osman (r.a.) zamanında turunç çaldı. Hz. Osman buna flat biçilmesini emir buyurdu. Üç dirhem takdir edilince, hırsızın elini kesti. O zaman on iki dirhem bir dinar ediyordu

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in zevcesi Hz. Aişe validemizden: «Üzerimden (hükümleri) unutacak kadar uzun zaman geçmedi: El kesmede çalman mal en az çeyrek dinar olmalıdır.»

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Abdurrahman kızı Amre'den: ResuluJlah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in zevcesi Hz. Aişe, beraberinde kardeşi Abdullah'ın oğullarının kölesi ve iki azad ettiği cariyesiyle birlikte Mekke'ye gitti. Oradan azatlı cariyeleriyle desenli kıymetli kumaştan yapılmış ve yeşil kumaşdan duble geçirilmiş bir hırka gönderdi. Köle bu hırkayı alıp dikişini söktü. Kıymetli kumaşı alarak yerine ince keçe veya koyun postu dikti. Cariyeler Medine'ye dönünce hırkayı sahibine verdiler. On­lar bohçayı açınca kıymetli kumaşdan hırka yerine keçeden kepe­nek buldular. Durumu cariyelere anlattılar. Onlar da Hz. Aişe'ye anlattılar veya mektupla bildirerek köleyi itham ettiler. Köle sor­guya çekildi. Suçunu itiraf edince, Hz. Aişe emir verdi, eli kesildi. Hz. Aişe: «El kesme de çalınan mal en az çeyrek dinar değerinde olmalıdır» dedi

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Nafi'den: Abdullah b. Ömer'in kölesi kendisini terkedip kaçtı ve hırsızlık yaptı. (Daha sonra yanına dönünce) Abdullah b. Ömer bunu, elini kesmesi için Medine valisi bulunan Said b. As'in yanına gönderdi. Vali elini kesmekten kaçınarak: «— Efendisinden kaçan köle hırsızlık yapınca eli kesilmez» deyince, Abdullah b. Ömer: «— Bunu Allah'ın hangi kitabının neresinde buldun?» dedi. Sonra kendisi emir verdi, hırsızın eli kesildi

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Safvan oğlu Abdullah oğlu Safvan'dan: Umeyye oğlu Safvan'a «hicret etmeyen kurtuluşa eremez» denilince, Medine'ye hicret edip abasını yastık edinip mescidde uyudu. Bir hırsız gelip abasını aldı. SafVan da hırsızı yakalayıp Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'a götü­rünce Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem: «— Bunun abasını sen mi çaldın?» dedi. Hırsız: «— Evet» deyince Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem elinin kesilmesini emre­dince SafVan: «Elinin kesilmesini istemedim bu ona sadaka olsun» deyince Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem: «Keşke bunu hırsızı, bana getirme­den önce yapsaydın» buyurdu

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Ebu Abdullahman oğlu Rebia'dan: Zübeyr b. Avvam, hırsız yakalamış bir adamla karşılaştı. Bu adam hırsızı hakime götürmek istiyordu. Zübeyr, adamın hırsızı serbest bırakması için şefaatçi olunca, adam: «— Hayır hakime götürmeden davamdan vaz geçmem» dedi. Bunun üzerine Zübeyr: «— Onu hakimin huzuruna götürünce, Allah onu kurtarmaya çalışana da ve bunu kabul edene de lanet etsin. (Huzura çıkınca davandan vazgeçsen de eli kesilir)» dedi

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

İbn Şihab'a Rivâyet edildi: Sakîf kabilesinden bir kişi kişi, Gaylan b. Seleme es-Sekafî'dir. müslüman olduğu zaman on karısı vardı. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ona: «Dört karın kalsın, diğerlerini boşa» buyurdu. İbn Abdülber der ki; Muvatta ravileri ile İbn Şihab ravilerinin çoğu böyle Rivâyet ettiler: ve İbn Mace, mevsûl olarak Rivâyet ederler. Tirmizî, 9- Nikâh, 33; İbn Mace, 9 -Nikâh

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Habban oğlu Yahya oğlu Muhammed'den: Bir köle bir adamın bahçesinden bir hurma fidanı çalarak efendisinin bahçesine dikti. Fidan sahibi hurma fidanını aramaya çıktı. Bulunca köleyi Mervan b. Hakem'e şikayet etti. Mervan da onu hapsederek elini kesmek isteyince kölenin efendisi Hadîc oğlu Rafi'e giderek bunun hükmünü sordu. Rafî': «— Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in 'Ağaçtaki meyve ve hurma göbeğinin çalınmasından dolayı el kesme gerekmez,' buyurduğunu işittim» deyince, adam: «— Mervan b, Hakem kölemi hapsetti, elini kesmek istiyor. Benimle bareber gidelim de Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den işittiğin hadisi ona haber ver» dedi. Rafî' adamla beraber Mervan b. Hakem'e gidip: «— Bu adamın kölesini mi yakaladın?» dedi. Mervan: «— Evet» deyince Rafi': «— Peki ona ne yapacaksın? dedi. Mervan: «— Elini kesmek istiyorum» deyince Rafi ona; «— Resulullah'm 'ağaçtaki meyve ve hurma göbeğinin çalınmasından el kesilmez' buyurduğunu işittim' dedi. Bunun üzerine Mervan emretti, köle serbest bırakıldı

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

Yezîd oğlu Saib'den: Abdullah b. Amr el-Hadramî bir kölesini Ömer b. Hattab'a getirerek: «— Şu kölemin elini kes, çünkü hırsızlık yaptı.» dedi. Hz. Ömer: «— Ne çaldı?» diye sorunca Abdullah: «— Hanımımın altmış dirhem değerindeki bir aynasını çaldı» dedi. Bunun üzerine Hz. Ömer: «—- Onu serbest bırak, elinin kesilmesi gerekmez. Eşyanızı çalan hizmetçinizdir.»

  1. Bāb: ...
  1. باب ...

İbn Şihab'dan: Mervan b. Hakem'e (sahibinin gafletinden yararlanarak) bir eşyayı alıp kaçan bir adam getirildi. Mervan elini kesmek istedi. Bir de bunun hükmünü, haber göndererek Zeyd b. Sabit'ten sordu. Zeyd b. Sabit de; «— (Sahibinin gafletinden yararlanarak) alınıp kaçılan maldan dolayı el kesme cezası yoktur» dedi

  1. Bāb: ...
  1. باب ...