Sahih Muslim
...
(1) Kitāb: The Book of Faith
(1) ...
(Bana Harmeletu'bnü Yahya et-Tücîbî de rivâyet etti. ki): Bize İbn Vehb haber verdi dedi ki: Bana Yunus, İbn Şihaptan, o da Enes b. Malik'ten naklen haber verdi. Enes şöyle dedi: Ebû Zerr rivâyet ediyordu ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): bulunduğum bir sırada evimin tavanı aralanarak Cibrîl (aleyhisselâm) iniverdi, benim göğsümü yardı, sonra onu zemzem suyu ile yıkadı, sonra hikmet ve imanla dolu altından bir tas getirerek onu benim göğsüme boşalttı. Sonra göğsümü kapadı. Daha sonra elimden tutarak beni semaya çıkardı. Birinci semaya geldiğimiz zaman Cibrîl (aleyhisselâm) onun bekçisine (kapıyı) aç dedi, bekçi. Kim o? diye sordu. Cibrîl: Bu Cibrîl'dir diye cevap verdi. Yanında kimse var mı? Evet, yanımda Muhammed (sallallahü aleyhi ve sellem) var. O gönderildi mi? Evet. üzerine bekçi kapıyı açtı. Birinci semaya yükseldiğimiz zaman baktım ki orada bir zat duruyor. Sağında bir takım karaltılar solunda da bir takım karaltılar var. Sağ tarafına baktı mı gülüyor, sol tarafına baktığı zaman ağlıyor. Bu zat: (Bana) «Hoş geldin Salih peygamber ve Salih evlât» dedi. Ben: Cibrîl bu zat kim?» dedim Cibrîl: Âdem (sallallahü aleyhi ve sellem)'dir. Sağında ve solundaki şu karaltılar da çocuklarının ruhlarıdır. Sağdakiler cennetlikler sol tarafındakiler de cehennemliklerdir. (Bu sebeple) Sağ tarafına bakınca gülüyor sol tarafına baktı mı ağlıyor.» dedi. Sonra Cibrîl beni daha yukarıya çıkardı. Nihayet ikinci semaya geldi, onun bekçisine de (kapıyı) aç, dedi. İkinci semanın bekçisi ona birinci semanın bekçisinin söylediğini söyledi ve kapıyı açtı. b. Malik demişki: (Böylece) Ebû Zerr Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in göklerde Âdem, İdris, Îsâ, Mûsa ve İbrahim (salevâtullahi aleyhim ecmaîn) hazeratım bulduğunu anlattı ama onların yerlerinin nasıl olduğunu tesbît etmedi. Yalnız Âdem (aleyhisselâm)'ı birinci semada İbrahim'i altıncı semada bulduğunu söyledi. ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile Cibrîl, İdris (sallallahü aleyhi ve sellem)'in yanına uğradıkları vakit İdris: peygamber ve Salih kardeş hoş geldin» dedi. Sonra geçip gitti. Ben (Cibrîl'e) Bu kim dedim, Cibrîl: «Bu Idris'tir» cevabını verdi. Sonra Mûsa (aleyhisselâm)'a uğradım, o da: «Salih peygamber, Salih kardeş hoş geldin» dedi. Cibrîl'e: «Bu kim» dedim? «Bu Mûsa'dır» cevabını verdi. Sonra Isâ (aleyhisselâm)'a uğradım. O da «Salih peygamber Salih kardeş hoş geldin» dedi. Ben (Cibrîl'e): «Bu kim?» dedîm. «Bu Meryem'in oğlu isa'dır, dedi. Sonra İbrahim (aleyhisselâm)'a uğradım (bana) o da: «Salih peygamber, Salih evlât hoş geldin» dedi. (Cibrîl) e: «Bu kim?» dedim. «Bü İbrahim'dir» cevabını verdi.» Şihap demiş: Bana İbn Hazm haber verdi ki. İbn Abbâs ile Ebû Habbete'l-Ensârî şöyle derlermiş Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): Cibrîl beni daha yukarıya çıkardı. Nihayet öyle bir seviyeye çıktım ki, orada kalemlerin hışırtısını işitiyordum.» Hazm ile Enes b. Malik Şöyle dediler: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdularki: (O zaman) Allah ümmetime elli (vakit) namaz farz kıldı. Ben bunu alarak döndüm ve Mûsa'nın yanına uğradım. Mûsa (aleyhisselâm): ümmetine neleri farz kıldı?» dedi. elli (vakit) namaz farz kıldı» dedim. Mûsa (aleyhisselâm) bana: Rabbine müracaat et. Çünkü senin ümmetin buna dayanamaz» dedi. Bunun üzerine Rabbime müracaat ettim. O da bu namazların bir kısmını indirdi. Ben yine Mûsa (aleyhisselâm)'a dönerek keyfiyeti kendisine haber verdim. Mûsa: müracaat et. Çünkü senin ümmetin buna dayanamaz» dedi. Ben yine Rabbime müracaat ettim. Rabbim namazlar beştir. (Ama) Onlar (sevap itibari ile) ellidir. Bende söz (bir olur) değişmez» buyurdu. Bunun üzerine tekrar Mûsa'ya döndüm. Mûsa (aleyhisselâm) (yine): dön, dediyse de: «Ben artık Rabbimden utanır oldum» dedim. Sonra Cebrail beni (daha ileriye götürdü) ta Sidretü'l Münteha'ya vardık. Onu öyle bir renkler kaplamıştı ki, bunların ne olduklarını bilmiyorum. Sonra beni cennete koydular. Ne göreyim cennette inciden kubbeler var. Toprağı da misk.»
Referans | : | 1 415 |