Sahih Muslim

...

(44) Kitāb: The Book of the Merits of the Companions

(44) ...

Bize Kuteybe b. Said ile Muhammed b. Abbâd rivayet ettiler. Lâfız da birbirlerine yakındırlar. (Dedilerki): Bize Hatim (bu zat İbni İsmail'dir) Bükeyr b. Mismar'dan, o da Âmir b. Sa'd b. Ebi Vakkas'dan, o da babasından naklen rivayet etti. (Şöyle demiş): Muâviye b. Ebi Süfyân Sa'd'a emir verdi ve : — Ebû't-Türab'a sövmekten seni ne menetti? dedi. O da : — Benim söyleyeceğim üç şey var ki; bunları onun için Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Selleın) söylemiştir. Binâenaleyh ben ona asla sövemem. Bu üç şeyden birinin benim olması bence kızıl develerden daha makbuldür. Ben Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i gazalarından birinde onu yerine bıraktığı, Ali de ona : — Yâ Resûlallah! Beni kadın ve çocuklarla beraber mi bıraktın? dediği zaman; «Benden Musa'ya nisbetle Harun yerinde olmana razı değil misin? Şu kadar var ki, benden sonra Nebilik yoktur.» buyururken işittim. Hayber gününde de : «Bu sancağı mutlaka Allah ve Resulünü seven, Allah ve Resulü de kendisini seven bir zata vereceğim.» buyururken işittim. Biz sancak için hepimiz uzandık. Fakat O: «Bana Ali'yi çağırın!» buyurdu. Ali gözlerinden rahatsız olduğu halde getirildi. Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) onun gözüne tükürdü ve sancağı kendisine verdi. Allah da ona fethi müyesser kıldı. Şu âyet: «De ki : Gelin, bizim ve sizin çocuklarınızı çağıralım...» [Al-i İmran 61] inince Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Ali'yi, Fatıme'yi ve Hasan'la Hüseyin'i çağırarak: «Allahım! Benim ailem bunlardır.» buyurdu

...
Referans:44 6220