Sahih Muslim

...

(55) Kitāb: The Book of Zuhd and Softening of Hearts

(55) ...

Bana Seleme b. Şebîb rivayet etti. (Dediki): Bize Hasen b. A'yen rivayet etti. (Dediki): Bize Züheyr rivayet etti, (Dediki): Bize Ebû ishak rivayet etti. (Dediki): Bera' b. Azib'i şunu söylerken işittim. Ebû Bekr'i Siddîk babama evinde iken gelerek, ondan bir semer satın aldı. Ve Azib'e: — Oğlunu benimle gönder, bunu benimle birlikte evime götürsün, dedi. Babam bana: — Bunu götür, dedi. Ben de götürdüm. Babam parasını alarak onunla birlikte dışarı çıktı ve ona : — Yâ Ebâ Bekr! Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e birlikte yürüdüğün gece ne yaptınız, bana anlat, dedi. Ebû Bekr şunu söyledi: — Pekiyi (anlatayım)! Bütün gece yürüdük. Tâ ki, günün yarısı oldu. Nihayet yol boşaldı, ondan hiç bîr kimse geçmez oldu. Karşımıza gölgesi olan uzun bir kaya dikildi. Üzerine henüz güneş gelmemişti. Onun yanına indik. Ben kayaya vararak gölgesinde Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in uyuyacağı bir yeri elimle düzelttim. Sonra üzerine bir kürk serdim. Sonra!: — Uyu yâ Resûlallah! Ben senin için etrafına göz kulak olurum, dedim. O da uyudu. Derken etrafını gözetmek için dışarı çıktım. Bir de baktım, bir koyun çobanı koyunlarıyla kayaya doğru geliyor. Ondan bizim dilediğimizi diliyor. Çobanın karşısına çıkarak : — Sen kimin çobanısın ey çocuk? diye sordum. — Medine (Mekke şehri) ahâlisinden bir adamın! cevâbını verdi. — Koyunlarında süt var mı? dedim. — Evet! cevâbını verdi. — Benim için süt sağar mısın? diye sordum. — Evet! dedi. Ve bir koyun tuttu. Kendisine: — Memeyi kıldan, topraktan ve kirden silk! dedim. (Ebû ishak demiş ki: Berayı ellerini birbirine vurarak silkerken gördüm.) Çoban bana yanındaki bir ağaç çanağa bir miktar süt sağdı. Benim yanımda da ufak bir tulum vardı. Onunla Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) 'e içsin ve abdest alsın diye su taşıyordum. Müteakiben Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) 'e geldim ama onu uykusundan uyandırmaya kıyamadım. Müteakiben uyandığına rastladım. Ve sütün üzerine su döktüm. Hattâ alt kısmı soğudu ve: — Yâ Resûlallah! Bu sütten iç! dedim. O içti, benim gönlüm de razı oldu. Sonra: «Yolculuk için vakit geldi mi?» diye sordu. — Hay hay (geldi) dedim. Ve güneş devrildikten sonra yola revan olduk. Biz katı bir toprak üzerinde giderken Sürâka b. Mâlik peşimize takıldı. Bunun üzerine ben : — Yâ Resûlallah! Erişildik! dedim. «Üzülme! Şüphesiz ki, Allah bizimle beraberdir!» buyurdu. Ve Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ona beddua etti. Hemen atının ayakları karnına kadar yere battı. Ve zannederim şöyle dedi: — Ben anladım ki, siz bana beddua ettiniz. Şimdi benim lehime dua ediniz. Allah benim dileğimi sizden geri çevirmek için duanızı kabul etmiştir, dedi. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'de dua etti. Sûrâka kurtuldu. Hemen geri döndü. Rastladığı herkese: — Sizin nâmınıza burada olanlara kâfi geldim, diyor; rastladığı herkesi geri çeviriyordu. (Hasılı) Bize verdiği sözünde durdu

...
Referans:55 7521