Jami At Tirmidhi

...

(47) Kitāb: Chapters on Tafsir

(47) ...

Ebu Saîd el Hudri (r.a.)’den rivayete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: Kıyamet günü Ademoğllarının efendisi benim fakat bununla övünmüyorum, Hamd sancağı benim elimdedir. Fakat bunada övünmüyorum. Gerek Adem gerekse başka tüm Nebiler o gün benim sancağımın altında toplanacaklardır. Yeryüzünün yarılıp ilk olarak mahşer yerine getirilecek olan da yine benim buna da övünmüyorum. Sonra insanlar üç korku geçirecekler ve Adem’e gelerek sen bizim atamız Adem’sin Rabbine bizim için şefaatçi oluver diyecekler. O da şöyle diyerek ben bir günah işledim ve bu yüzden yeryüzüne indirildim. Ama siz Nuh’a gidiniz. Nuh’a gelirler. Nuh ta şöyle der: Ben dünya halkına ağır bir bedduâ ettim ve bu yüzden yok olup gittiler. Fakat siz İbrahim’e gidin… İbrahim’e giderler o da şöyle der: Ben üç yalan söyledim. Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: İbrahim bu üç yalanıyla Allah’ın dinini savunmuştu. Ama siz Musa’ya gidin. Musa’ya gelirler, Musa: Ben bir adam öldürmüştüm o suç bana yeter siz İsa’ya gidin. İsa’ya gelirler. İsa’da der ki: Allah’tan başka bana ibadet edildi… Ama siz Muhammed’e gidiniz. Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Bana gelirler ben de onlarla birlikte giderim.” İbn Ced’an diyor ki: Enes (r.a.) şöyle diyordu: Sanki ben Rasûlullah (s.a.v.)’e bakıyorum Cennet kapısının halkasını tutacak ve kapıyı çalacağım. Kim o diye sorulacak ve Muhammed denilecektir. Bana kapıyı açacaklar ve merhaba diye karşılayacaklar. Ben de secdeye kapanacağım. Allah bana hamd-ü senalar ilham edecek. Sonra bana şöyle denilecek başını kaldır. Dile ne dilersen; dileğin yerine getirilecektir. Şefaat et şefaatin kabul edilecek, söyle sözün dinlenecek işte İsra sûresi 79. ayette belirtilen “Övgüye değer bir konuma yükseltecektir” buyurduğu makam-ı mahmud budur. Sûfyân dedi ki: Burada Enes’den aktarılan kısım sadece “Cennet kapısının halkasını tutup kapısını çalacağım” sözüdür. Diğer tahric: İbn Mace, Zühd Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Bazıları bu hadisi Ebû Nadre’den İbn Abbâs’tan daha uzun bir şekilde rivâyet etmişlerdir

...
Referans:47 3148